Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/8269 Esas 2013/10432 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8269
Karar No: 2013/10432

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/8269 Esas 2013/10432 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2013/8269 E.  ,  2013/10432 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SAVUR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 21/02/2013
    NUMARASI : 2012/18-2013/25

    Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece  mahkemenin yetkisizliğine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,  Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; düşünüldü:           
    Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacının kayden paydası olduğu Savur ilçesi, Başkavak Köyü 103 ada 1  parsel sayılı taşınmaza davalının ekip biçmek suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
    Davadaki elatmanın önlenmesi isteği özü itibariyle, kayıt maliki tarafından ve mülkiyet hakkına dayalı olarak açıldığı kuşkusuzdur.
    Tapu kaydında gösterilen ilçe yetkili mahkemenin saptanmasında da esas alınamaz.
    Bilindiği üzere; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 13/1. (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 12/1.) maddesi gereğince taşınmazın aynı ile ilgili davaların taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde çözüme kavuşturulması gerekeceği tartışmasızdır. Taşınmazın bulunduğu yerden maksat ise tapuda kayıtlı olduğu yer değil, fiilen içinde bulunduğu mülki sınırdır. Anılan yetki kuralı kesin ve kamu düzeniyle ilgili olup, davanın her aşamasında mahkemece re"sen (kendiliğinden) gözetilmesi gerekir.
    Hemen belirtilmelidir ki, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin dava da taşınmazın aynına ilişkin bir dava olup, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 13/1. (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 12/1.) maddesinde öngörülen mahkemede açılmalıdır.
    Somut olaya gelince, mahkemece yapılan iki ayrı keşif sonrası fenni bilirkişilerden alınan raporlar çekişmeli taşınmazın hangi ilçenin idari sınırları içerisinde kaldığı hususunun tespiti bakımından birbiri ile çekişmeli ifadeler içermektedir.
    Hal böyle olunca; yukarıda açıklanan ilke ve olgular doğrultusunda mahkemece yeniden keşif yapılarak uzman bilirkişi marifetiyle dava konusu taşınmazın hangi ilçenin mülki sınırları içinde bulunduğunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi, ondan sonra yetki ve görev hususu hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.
     Davalı O. B.’in bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,  alınan  peşin  harcın  temyiz  edene  geri  verilmesine, 24.06.2013  tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.