20. Hukuk Dairesi 2014/1591 E. , 2014/4383 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine, 14.07.2008 tarihli dilekçesiyle, ...İlçesi, ... Köyünde bulunan 172 ada 18 sayılı parselin öncesi ve eylemli durumu itibariyle orman sayılan yerlerden olduğunu, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceğini bildirerek taşınmazın tapu kaydının iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili talebiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne; 172 ada 18 parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; davalı ... tarafından temyiz edilmekle hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 04/10/2012 tarih ve 2012/8348 E. 2012/11237 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; " Mahkemece, aynı köyde ve dava konusu yerin yakınlarında bulunan 172 ada 1 nolu parsele yönelik olarak Hazinece açılmış olan ve mahkememizce Hazine aleyhine vergi kaydına nazaran daha üstün nitelikte olan tapu kaydı kapsamında kaldığından bahisle redle sonuçlandırılan 2008/464 E. - 2009/156 K. sayılı karar Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25/03/2010 tarihli ve 2010/1070 E. - 3862 K. sayılı kararı ile ve yukarıda belirtilen gerekçelerle bozulmuş olup, dava konusu yer içinde aynı bozma gerekçesinin geçerli olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne ve çekişmeli 172 ada 18 parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, keşif sırasında mahkemece yapılan gözleme göre çekişmeli taşınmazın ekili tarla niteliğinde olduğu ve içinde 7 adet zeytin ağacının bulunduğu bildirilmiştir. Ayrıca, keşif sonucu alınan orman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın % 6 - 8 eğimli olduğu, orman ve toprak muhafaza karekteri taşımadığı, ziraatçı bilirkişi raporunda da taşınmazın % 6 - 8 eğimli olduğu, büyük kesiminin buğday ekili olduğu ve içinde 45 - 50 yaşlı 4 adet delice zeytin ağacının bulunduğu, taşınmaz içinde başkaca ağaç ve ağaçcık bulunmadığı, toprak orman toprağı yapısında olmayıp 45 - 50 yıldır kullanılan tarım arazisi vasfında olduğu bildirilmiştir. Belirlenen bu niteliklere göre çekişmeli taşınmaz eylemli orman niteliği taşımamaktadır.
Mahkemece, 172 ada 1 parsele yönelik Dairenin 2010/1070-3862 sayılı bozma kararına dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bozma kararına konu olan 172 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile dava konusu yerin benzerlik taşımadığı anlaşılmaktadır.
Asliye hukuk mahkemesince; çekişmeli taşınmaza komşu 172 ada 14 ve 17 sayılı parsellerin orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş ve bu hükümler Dairenin 12.07.2010 günlü 2010/6921- 9928 ve 16.12.2010 günlü 2010/13402 - 16057 sayılı kararlarıyla onanarak kesinleşmiştir. Aynı şekilde Hazine tarafından 172 ada 13 ve 172 ada 19 sayılı parsellere yönelik asliye hukuk mahkemesinde dava açıldığı ve mahkemece verilen hükümlerin
Dairenin 30.11.2010 günlü 2010/12282 - 14862 ve 06.12.2010 günlü 2010/13860 - 15194 sayılı kararlarıyla bozulduğu anlaşılmaktadır. Çekişmeli taşınmaza komşu 172 ada 16, 20, 21, 22, 24 ve 43 sayılı parsellere yönelik olarak Hazine tarafından aynı nedenle asliye hukuk mahkemesinde dava açılıp açılmadığı araştırılmamıştır.
Bu nedenle; mahkemece, öncelikle çekişmeli taşınmaza komşu 172 ada 16, 20, 21, 22, 24 ve 43 sayılı parsellere yönelik olarak Hazine tarafından aynı nedenle, asliye hukuk mahkemesinde dava açılıp açılmadığı araştırılarak açılmış ise bu dava dosyaları getirtildikten sonra evvelce görev almış bilirkişiler dışında yeniden seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı ve ziraat mühendisi huzuruyla yapılacak keşifte, en eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğrafı çekişmeli taşınmaz ile bu adadaki ve çevre adalardaki araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli ve oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır."" denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabul kısmen reddine, 08/07/2013 tarihli fen bilirkişisinin raporu ve ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 1.234,18 m²"lik kısmın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile bu kısmın orman niteliği ile Hazine adına tesciline, (B) harfi ve (C) harfi ile gösterilen kısım açısından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından dava konusu 172 ada 18 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ve (C) harfi ile gösterilen bölümlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 1969 yılında yapılmış, 22.09.1969 tarihinde ilân edilmiş, daha sonra yapılan aplikasyon ve 3302 sayılı Kanunun ile değişik 6831 sayıllı Kanunun 2/B madde uygulaması 08.04.2008 tarihinde ilân edilmiş, işlemler dava tarihi itibariyle kesinleşmiştir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Salur Köyünde genel arazi kadastrosu işlemi 2007 yılında yapılıp, 21.06.2007 ilâ 20.07.2007 tarihleri arasında ilân edilmiş, 172 ada 18 parsel sayılı 4620,25 m2 yüzölçümündeki taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tesbiti kesinleşerek tapuya kayıt edilmiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak, uzman orman bilirkişisi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın temyize konu (B) ve (C) işaretli bölümleri orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanununun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 10/04/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.