Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/442
Karar No: 2022/4931
Karar Tarihi: 23.03.2022

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2022/442 Esas 2022/4931 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan verilen ceza kesin nitelikte olduğu için temyizi olanaklı değildir. Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu için gerekli olan soruşturma ve kovuşturma işlemleri gerçek kimlik bilgileriyle yapıldığından suç unsurları oluşmadığı belirtilmiştir. Ancak sanık, kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu gerekçesiyle idari para cezası almıştır. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu ile ilgili olarak 6217 sayılı Yasanın 26. maddesiyle 5320 sayılı Yasaya eklenen geçici ve 2. madde uyarınca kesin nitelikte hüküm verilir ve temyiz edilemez. Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu için gerekli olan soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin kimlik bilgileri verilen mağdur hakkında yapılmasına neden olunması gerekmektedir. Eğer soruşturma ya da kovuşturma işlemi olmaksızın kimlik bilgilerinin gizlenmesi amacıyla başkalarının kimlik bilgileri kullanılırsa, kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ya da kimliği bildirmeme kabahati oluşur.
8. Ceza Dairesi         2022/442 E.  ,  2022/4931 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi


    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    I- Sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan tayin edilen adli para cezasının nevine ve miktarına göre hükmün, 6217 sayılı Yasanın 26. maddesiyle 5320 sayılı Yasaya eklenen geçici ve 2. madde uyarınca kesin nitelikte olup temyizi olanaklı olmadığından, sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    II- Sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK.nun 268/1. maddesinde düzenlenen başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşabilmesi için işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılarak soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin kimlik bilgileri verilen mağdur hakkında yapılmasına neden olunması gerekir. Bir adli soruşturma ya da kovuşturma işlemi olmaksızın kimlik bilgilerinin gizlenmesi amacıyla başkalarına ait kimlik bilgilerinin kullanılması ve verilen kimlik bilgilerine göre resmi belge düzenlenmesi halinde TCK.nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu, bir resmi belge düzenlenmemiş olması halinde 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde düzenlenen kimliği bildirmeme kabahati oluşur.
    Somut olayda, sanığın aracıyla seyir halindeyken hız ihlali yaparak radara girdiği ve kolluk görevlilerince cezai işlem uygulanması amacıyla aracın durdurulduğu, sanığın, kardeşi ...'e ait sürücü belgesi fotokopisini Emniyet görevlilerine ibraz etmesi esnasında, fotokopideki fotoğrafın sanığa benzemediğini gören polis memurunun pol-net sisteminden yaptığı inceleme sonrasında sanığın gerçek kimlik bilgilerinin tespit edilip tutanakların da gerçek kimlik bilgilerine göre tanzim edildiği olayda; sanık hakkındaki bütün adli işlemlerin gerçek kimlik bilgileriyle yapıldığı, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, diğer kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK.nun 268. maddesinde düzenlenen “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun unsurlarının oluşmadığı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre aynı Yasanın 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının eylemin gerçekleştiği 05.04.2015 tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 1412 sayılı CMUK.nun 322. ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 23/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi