Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1195
Karar No: 2019/697
Karar Tarihi: ...01.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1195 Esas 2019/697 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava konusu, taşıma sigorta poliçesine dayalı olarak rücu davası açılmasıdır. Davacı, müvekkili adına taşıma rizikolarına karşı sigorta örtüsüne alınan emtianın davalı tarafından hasarlı şekilde Türkiye'ye taşındığını ve sigorta tazminatının ödendiğini belirterek, rücu koşullarının oluştuğunu ileri sürerek 30.135.20 YTL'nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, hasarın mahiyeti ile tazminat isteminin fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkeme, hasarın mahiyeti ile sigorta poliçesi ve sorumluluk sigortası nedeniyle yapılan ekspertiz raporlarını değerlendirerek, davacının gerçek zararının 11.669,00 YTL olduğuna karar vermiştir. Bu tutarın sorumluluk limitinin altında bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul edilerek, 28.347,... TL alacağının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın yargılamanın açıklığı ilkesini kabul ettiği belirtilmiştir.
- HMK'nın 298/.... maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olam
11. Hukuk Dairesi         2017/1195 E.  ,  2019/697 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen .../11/2016 tarih ve 2014/475-2016/901 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 22/01/2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalılar vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili nezdinde taşıma rizikolarına karşı sigorta örtüsüne alınan emtianın davalı tarafından...’den Türkiye’ye hasarlı şekilde taşındığını, sigorta tazminatının ödendiğini, rücu koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, 30.135.20 YTL’nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, ezilmeden kaynaklanan hasar olduğunu, tazminat isteminin fahiş bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda, hasarın mahiyeti ile davacının dayandığı sigorta poliçesi ile ilgili yapılan ekspertiz ve davalının sorumluluk sigortası nedeniyle yapılan ekspertiz raporları değerlendirilmek suretiyle davacının gerçek zararının ....395 CHF karşılığı 11.669,00 YTL olarak hesaplandığı, bu tutarın ........maddesindeki sorumluluk limitinin altında bulunduğu ve davacı tarafından istenebileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 28.347,... TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava, taşıma sigorta poliçesine dayalı rucuan tazminat istemine ilişkindir.
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. Gerek mülga 1086 sayılı HUMK 382 ve devamı maddelerinde gerekse yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK"nın 294 vd. maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca hükme bağlanmıştır. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi ilke olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazı kabil olarak kurulması ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş olacaktır. Kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması gerektiği gibi, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında da çelişki bulunmaması yasal bir zorunluluk olup, HMK"nin 298/.... maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı düzenlenmiştir. Kararların bu hususlara aykırı oluşturulması mahkeme kararlarına duyulan güveni sarsacağı gibi, verilen kararların hukuki denetiminin yapılmasını da olanaksız kılmaktadır.
    Somut uyuşmazlıkta, mahkemece verilen kararda ‘‘ 11.669,44 YTL hasar zararının davalıların müşterek sorumluluğunda bulunduğu kanaatine varıImıştır.’’ denilmiş; kararın gerekçe kısmında ise ‘‘Davanın kısmen kabulü ile; 28.347,... TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine’’ karar verilmiş olup, bu haliyle gerekçe ile hüküm çelişkili olduğundan Yargıtay denetimine elverişli ve infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde gerekçeli karar verilmesi için hükmün re"sen bozulması gerekmiştir.
    Öte yandan, mahkemece karar başlığında da belirtildiği üzere davada iki davalı şirket bulunmakta olup, hükmedilen tutarın hangi davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin hangi davalı lehine veya aleyhine olduğu anlaşılamayack şekilde ""davalıdan tahsiline"" veya ""davalı lehine/ davalıdan alınarak"" şeklinde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün açıklanan bu sebeple de bozulması gerekmiştir.
    ...- Bozma sebep ve şekline göre taraf vekillerinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün resen taraflar yararına BOZULMASINA, (...) Bozma sebep ve şekline göre taraf vekillerinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, .../01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi