Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında Ç.. Köyü çalışma alanında bulunan 157 ada 6 parsel sayılı 302,23 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle B.. İ.. ve müşterekleri adına tesbit edilmiştir. Davacı H.. İ.. miras yolu ile gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davacının, dava konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliğini ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından 16.6.2009 tarihinde dosyaya sunulan tanık listesinde H..T.., M..S.. ve N.. M..tanık olarak bildirilmiş, yargılama sırasında da tanıkların dinlenilmesinden vazgeçildiğine dair bir beyanda bulunulmamış olduğu halde Mahkemece, davacıya adı geçen tanıkların keşif mahallinde hazır edilmesi için gerekli masrafı yatırması için 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 36. maddesi uyarınca usulünce süre verilmeden keşif yapılarak hüküm kurulmuş olması nedeniyle, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için, tarafların bildirdikleri deliller toplanıp dosya ikmal edildikten sonra; özellikle uyuşmazlığın çözümüne katkı sağlaması mümkün olan teknik bilirkişi, yerel bilirkişi ve tanıklarla ilgili giderler tek tek kalem kalem belirlenerek bu giderler toplamını yatırması için ispat yükü kendisine düşen davacı tarafa makul süre verilmeli, ara kararına uyulmamasının sonuçları açıkça bildirilmeli, masraf yatırıldığında çekişmeli taşınmazı ve evveliyatını iyi bilen üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve keşifte usulünce hazır edilecek taraf tanıkları ile yeniden keşif yapılmalı, yapılacak keşifte çekişmeli taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, tespite aykırı sonuca varılması halinde tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatı ile dinlenilerek aykırılıkların giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 26.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.