11. Ceza Dairesi 2017/2254 E. , 2020/5999 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Defter, kayıt ve belgeleri gizleme, sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Beraat, Mahkumiyet
A)Sanık ... hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan verilen beraat hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde;
5271 sayılı CMK"nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı; Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 21/06/2012 tarih ve 2012/9768 esas sayılı iddianamesinde sanık hakkında defter kayıt ve belgeleri gizleme suçundan açılmış bir dava bulunmadığı halde, yargılamaya devamla verilen beraat hükmü yok hükmünde olduğundan, dosyanın bu yönden incelenmeksizin mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE,
B)Sanık ... hakkında defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan verilen beraat hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde;
Defter ve belgeleri gizleme suçunun varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, defter ve belgeleri saklama sorumluluğunun... İletişim E Tic. Ltd. Şti."nin yetkilisi olan sanığa ait olduğu ve 213 sayılı Yasanın 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere beş yıl saklama ve istenildiğinde ibraz etme zorunluluğunun bulunduğu; ilgili yıllara ait defter ve belgelerin istenilmesine ilişkin 25/04/2011 tarihli yazının 03/05/2011 tarihinde bizzat sanığa tebliğ edilmesine rağmen 2008-2009-2010-2011 yıllarına ilişkin satış belgelerinin ibraz edilmediği ve sanığın savunmasının yasanın aradığı anlamda mücbir sebep oluşturmadığı anlaşılmakla; sübut bulan defter ve belge gizleme suçundan sanığın mahkumiyeti yerine beraatine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
C)Sanıklar hakkında sahte fatura düzenlemek suçlarından verilen hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde;
Sanık ... hakkında "2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme" ve ... hakkında ise "2009,2010,2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme" suçlarından açılan kamu davasında; sanık ..."in diğer sanık ..."nın "benim vergi borcum var, bu yüzden iş yeri açamıyorum, seninle ortak olalım, senin adına iş yeri açalım" demesi üzerine şirket kurduklarını ancak sahte fatura düzenlemediğini, mağdur olduğunu savunması, sanık ..."nın ise şirketin müdürü olarak 6-7 ay kadar çalıştıktan sonra ayrıldığını, atılı suçu işlemediğini savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
1-Sanıklar tarafından düzenlendiği iddia olunan kanaat oluşturacak sayıdaki fatura asıllarının, kullanan şirketlerden ve vergi dairesinden de sorulmak suretiyle temin edilerek dosyaya getirtilip faturaların sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde; sanık ... tarafından ismi bildirilen Serdar Yılmaz isimli kişinin açık kimlik ve adres bilgilerinin tespiti ile tanık olarak çağrılması, duruşmada çekinme hakkı hatırlatıldıktan sonra faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
2- Serdar Yılmaz"ın da faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylemesi halinde sanıklar ve bu kişinin temin edilecek yazı ve imza örnekleri ile faturalardaki yazı ve imzaların kime ait olduğu hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması,
3-Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ya da Serdar Yılmaz"a ait olmadığının anlaşılması halinde ise; faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
4-Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorulması, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi, aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması, dava açılmış ise dosyalarının getirtilip incelenerek ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması,
5-Şirketi gerçekte idare eden kişinin kim olduğu, defter ve belgelerin kim tarafından muhafaza edildiği hususlarının gerektiğinde şirketin muhasebecisinin de araştırılıp çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla beyanlarının alınması ve şirketin beyannamelerinin kim tarafından verildiğinin belirlenmesi,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması yasaya aykırı,
6- Kabule göre de;
5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Sanık ... müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
19/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.