Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/979 Esas 2019/11997 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/979
Karar No: 2019/11997
Karar Tarihi: 02.12.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/979 Esas 2019/11997 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı bir sebze-meyve komisyoncusudur ve davalıdan satın aldığı ürünlerin bedelini ödenmediği gerekçesiyle icra takibi başlatmıştır. Ancak davalı, takibin haksız olduğunu iddia ederek itiraz etmiştir. Davacı, davalının itirazının iptal edilmesi ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi için dava açmıştır. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, davalının borcunu ödediği ikrar ettiği için ispat yükünün davalıya ait olduğunu ve mahkemenin usul ve yasaya aykırı olarak davanın reddine karar verdiğini belirterek kararı bozmuştur.
HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olduğu belirtilmektedir.
Kanun maddeleri: HUMK’nun 440/I maddesi.
13. Hukuk Dairesi         2017/979 E.  ,  2019/11997 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı, sebze-meyve komisyoncusu olduğunu, davalının kendisinden satın aldığı malların bedelini ödemediğini, hakkında icra takibi başlattığını, ancak takibin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek; davalının itirazının iptaline, alacağın %20"sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, satım bedelinin tahsili amacıyla başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde davalı borçlunun itirazının iptaline ilişkindir.
    Davalı, icra takibinde davacıya olan borçlarını ödediğini ileri sürerek, borca itiraz etmiştir. Davalının bu beyanı bileşik bağlantılı ikrar niteliğinde olup, dairemizce bölünebilir kabul edildiğinden borç ilişkisini kabul eden davalı ödediğini ispatla yükümlüdür. Bu nedenle, mahkemece ispat yükü ters çevrilerek davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.