13. Ceza Dairesi Esas No: 2011/26065 Karar No: 2013/269 Karar Tarihi: 15.01.2013
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/26065 Esas 2013/269 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hırsızlık suçundan mahkumiyet hükmü temyiz edilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesindeki artırımın zamanaşımı hesabında dikkate alınacağına dair kararı dikkate alınarak yapılan incelemede, suça sürüklenen çocuğun gerçek anlamda pişmanlık göstermediği sonucuna varılmıştır. Ancak, hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı oturuma kapalı başlanması, suça sürüklenen çocuğun eylemi için diğer kanun maddeleri yerine 5237 sayılı TCK'nın 141/1. maddesi uygulanması, savunma hakkının kısıtlanması, hapis cezasının çevrilmemesi ve indirim oranının yanlış yazılması nedeniyle karar bozulmuştur. Detaylı açıklama için 5237 sayılı TCK'nın 142/1-e, 143, 31/2 maddeleri incelenmelidir.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/26065 E. , 2013/269 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11.12.2012 tarih ve 2012/1247 esas 2012/1842 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesindeki artırımın zamanaşımının hesabında dikkate alınacağı kabul edildiğinden, 5237 sayılı TCK"nın 142/1-e, 143, 31/2 maddelerine uyan eylem nedeniyle suça sürüklenen çocuk hakkında zamanaşımının gerçekleşmediği kabul edilerek yapılan incelemede; Etkin pişmanlık göstererek çalınan şeyin iade ya da bedelinin tazmininin suç faili tarafından bizzat pişmanlık göstererek yerine getirilmesi gerekir ise de; fail adına, failin bilgisi ve pişmanlık göstermesiyle yakınları tarafından da yerine getirilebileceği, ancak somut olayda suça sürüklenen çocuğun babası ...’ye önce motosikleti satın aldığını, bir hafta sonra da çaldığını söyleyip nereden çaldığını söylememesi üzerine ...’nin polise ihbarda bulunup motosikleti de teslim ettiğinin anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuğun gerçek anlamda pişmanlık gösterdiğinden söz edilemeyeceğinden tebliğnamedeki (4) nolu, bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı oturuma kapalı başlandığının belirtilmesine rağmen kararın açıkça okunup çelişkiye düşülerek 5271 sayılı CMK"nın 185. maddesine aykırı davranılması, 2- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.12.2012 tarih ve 2012/1411 esas 2012/1852 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere; suça sürüklenen çocuğun, şikayetçiye ait motosikleti, adet ve kullanım gereği caminin önünde park hâlinde iken çaldığının anlaşılması karşısında, eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 142/1. maddesinin (e) bendine uyduğu gözetilmeyerek aynı Kanun"un 141/1 ile hüküm kurulması, 3- Aynı yargı çevresi içerisindeki Manisa Cezaevinde başka suçtan tutuklu bulunduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğun Manisa 1 Asliye Ceza Mahkemesindeki 13.06.2007 tarihli istinabe duruşması sırasında bağışık tutulmasını istemediğini ve mahkemesinde savunma yapmak istediğini söylemesi üzerine, savunması alınmadan istinabe evrakının iade edildiğinin anlaşılması karşısında; 5271 sayılı CMK"nın 193/1 ve 196/2-5. maddelerine aykırı olarak, suça sürüklenen çocuğun oturumlarda hazır bulundurulmadan ve savunması alınmadan yokluğunda yargılamaya devam edilip hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 4- Suç tarihinde 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca aynı Yasanın 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlarından birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi, 5- 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi gereğince uygulama yapılırken indirim oranının 1/2 yerine 1/3 şeklinde yazılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 15.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.