8. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/3841 Karar No: 2012/10290 Karar Tarihi: 12.11.2012
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/3841 Esas 2012/10290 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2012/3841 E. , 2012/10290 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.10.2011 gün ve 603/666 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, kadastro çalışmaları sırasında çekişmesiz 136 ada 8 nolu parselin kendisi adına tespit ve tescil edildiğini, bu tespite dayanak olan 6.3.1978 tarihli harici satış senedi kapsamına göre miktarının az olduğunu açıklayarak davalı adına tespit ve tescil edilen yerin tapu kaydının iptali ile adına tescili talep ve dava etmiştir. Davalı Hazine vekili, görev ve süre yönünden davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, davalı adına kayıtlı 136 ada 48 nolu parselin tapu kaydının iptali ile davacı adına meyve bahçesi niteliğiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hüküm süresi içerisinde Hazine vekili tarafından dilekçede yazılı nedenlerle temyiz edilmiştir. Toplanan deliller tüm dosya kapsamından; davacının adına kayıtlı nizasız 136 ada 8 nolu parsele ilişkin kadastro tutanağı dosyadadır. Tarla niteliğiyle 9520,22 m2 olarak, 1937 tarih, 696 ve 697 tahrir nolu vergi kayıtları esas alınarak, 22.1.2004 tarihinde, davacı adına tespit görmüş, itirazsız olarak 28.1.2004 tarihinde kesinleşmiştir. Çap kaydı halen davacı üzerindedir. Davacının tutunduğu 6.3.1978 tarihli haricen düzenlenen satış senedi dosyadadır. Sınırları yazılı olan yeri satıcısı ... ...’den satın aldığı görülmüştür. Senedin, tanıklar ve köy ihtiyar heyeti huzurunda düzenlendiği görülmüştür. Davalı idare adına kayıtlı 136 ada 48 nolu parsele ilişkin tutanak getirilmiştir. Mer’a niteliğiyle, 3703,78 m2 olarak, 22.1.2004 tarihinde tespit görmüş ve itirazsız olarak 28.1.2004 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Davacının nizasız parseline revizyon gören vergi kayıtları getirilmiştir. 1937 tarih 696 tahrir nolu vergi kaydının doğu sınırında yol, batısında ..., güneyinde ..., kuzeyi ise mer’a yazılıdır. Miktarı 70 ar olup maliki ... ...’dir. 1937 tarih 697 tahrir numaralı vergi kaydının miktarı 25 ar olup doğu sınırında dere, batı sınırında Hasan, kuzey sınırında ..., güney sınırında çalılık yazılıdır, maliki Mehmet Kaydı’dır. Mahallinde keşif yapılmıştır. Dinlenen yerel bilirkişi 1937 tarih ve 697 tahrir numaralı vergi kaydının nizalı taşınmaza uymadığını söylemiştir. 1937 tarih 696 tahrir numaralı vergi kaydının mer’a sınırı hariç diğer üç sınırının taşınmaza uyduğunu açıklamıştır. Davacıya nizasız taşınmazı haricen satan ... ... vergi kayıt malikinin mirasçısıdır. Dava dışı parsel miktarından fazla olarak davacı adına tespit ve tescil görmüştür. Revizyon gören vergi kaydının kuzey sınırının mer’a okuması nedeniyle davacıyı bağlayacağı kuşkusuzdur. Hal böyle olunca davacının davasının reddine karar vermek gerekirken delillerin taktirinde yanılgıya düşülerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları tüm bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 12.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.