2. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/1268 Karar No: 2014/18186
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/1268 Esas 2014/18186 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2014/1268 E. , 2014/18186 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İscehisar Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :14.11.2013 NUMARASI :Esas no:2011/15 Karar no:2013/495
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; manevi tazminatın miktarı, velayet ve nafakalar yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 23.09.2014 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. Temyiz eden davacı H.. Ü.. vekili Av.... mazeret dilekçesi gönderdiği anlaşıldı. Davacının başka vekilleri olduğundan mazereti uygun görülmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı (kadın) yararına hükmolunan manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK.md.174/2) takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Tüm dosya kapsamından; yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasında davacının ev hanımı olup çalışmadığı tutanağa bağlanmışsa da, dosya içerisinde bulunan İscehisar Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/23 esas sayılı dosyasındaki bir kısım ifadelerde davacı kadının çalıştığının belirtildiği, bu suretle tutanak ile ifadeler arasında çelişki doğduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece Sulh Ceza Mahkemesindeki ifadeler dikkate alınarak davacının nafaka taleplerinin reddedilerek, kadın aleyhine müşterek çocuklar için tedbir ve iştirak nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Davacı kadının, çalışma ve gelir durumunun araştırılarak, bu husustaki çelişkinin giderilmesi, kadının düzenli ve sürekli bir gelir elde edip etmediğinin belirlenmesi ve gerçekleşecek sonucuna göre, nafakalar hususunda karar verilmesi gerekirken bu husus nazara alınmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösteirlen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.23.09.2014(Salı)