9. Hukuk Dairesi 2014/17875 E. , 2015/31024 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, hafta sonu çalışma ücreti, genel tatil günleri çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı iş yerine 01.08.2008 tarihinde işe girdiğini ,iş yerinde son aldığı ücretin 926,50 TL olduğunu, müvekkilinin işe girdiği tarihten itibaren ikili vardiya olarak pompacı olarak çalıştığını, bu nedenle günde 12 saat çalıştığını, hafta tatili ve genel tatil günlerinde de çalıştığını ve aylık ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta sonu çalışma ücreti ve genel tatil günleri çalışma ücreti alacaklarını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilkeçesinde özetle; davacı işçinin 01.06.2011 tarihinden itibaren 7 iş günü mazeretsiz olarak işe gelmediğinden 07.06.2011 tarihinde işveren tarafından kendisine ihtarname gönderilerek iş akdinin 13.06.2011 tarihinde fesih edileceğini bildirdiğini, davacı tarafın ise bu ihtara cevaben 01.06.2011 tarihinde işten ayrıldığını bildirdiğini, davacı işçinin ücretlerinin noksansız olarak kendisine ödendiğini, davacının son aldığı ücretin 926,50 TL olmayıp çalıştığı dönemde asgari ücret üzerinden maaş aldığını, davacının fazla çalışmasının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller,tanık beyanları,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde;davacı işçinin 01.08.2008-13.06.2011 tarihleri arasında davalı iş yerinde yakıt pompacısı olarak çalıştığı, toplam hizmet süresinin 2 yıl, 2 ay, 12 gün olduğu, çalışmasının kesintisiz olduğu, somut olayda, iş sözleşmesinin fesih gerekçesi işçilik alacaklarının ödenmemesi olup bu fesih nedenini doğuran olguların gerçekleştiği tanık anlatımları ve diğer kanıtlarla sabit olup bu bakımdan davacının iş sözleşmesini feshinin haklı olduğu, kıdem tazminatına hak kazandığı,davacının haftanın her günü 12 saat çalıştığı, davalı iş yerinde haftalık 28,5 saat süreyle fazla mesai yapıldığı sonucuna ulaşıldığı,davalı iş yerinde çalışma süresi boyunca 7 günlük zaman dilimi içinde kesintisiz en az 24 saat dinlenme için izin verilmediği sabit olduğu,davacının hükümde belirtilen tutarda hafta tatili alacağı olduğu,tanık anlatımlarından davacının davalı iş yerinde dini bayramların bir günü dışında kalan ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı, bu alacaklardan takdiren % 30 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında fazla mesai alacağının hesabı ve fazla mesai,hafta tatili ve genel tatil alacaklarının net mi brüt mü hesaplandığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı davalı iş yerinde ikili vardiya olarak pompacı olarak çalıştığını,günde 12 saat çalıştığını, hafta tatili ve genel tatil günlerinde de çalıştığını iddia ederek,fazla çalışma,hafta tatili ve genel tatil ücret alacaklarını istemiştir.
Mahkemece davacının haftada 7 gün çalıştığı kabul edilerek, bilirkişi raporu doğrultusunda hem hafta tatili hem de fazla mesai ücreti alacakları hüküm altına alınmıştır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık anlatımları doğrultusunda davacının günde 12 saat çalıştığı ve 1.5 saat ara dinlenmesinin düşülmesi ile günlük 10.5 saat çalıştığı,haftada 7 gün çalışılması nedeniyle haftalık çalışma süresinin 73.5 saat olduğu ve yasal 45 saat çalışma süresinin düşümü ile davacının haftalık 28.5 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek fazla mesai ücret alacağı hesap edilmiştir.
Somut olayda davacının fazla çalışma ücret alacağı yanında ayrıca hafta tatili ücreti alacağı da hükmü altına alındığına göre fazla mesai ücreti alacağı hesabının haftada 6 günlük çalışma üzerinden hesaplanıp; davacının 7.gün çalışmasının sadece fazla çalışılan kısmı eklenerek sonuca gidilmesi gerekmektedir.Buna göre; davacının günlük 12 saat çalışmasından 1.5 saat ara dinlenme süresi düşüldüğünde günlük net çalışma süresi 10.5 saat olup haftalık çalışma süresi 63 saattir. Davacının fazla çalışma süresi normal çalışma süresi 45 saat düşüldüğünde haftalık 18 saattir.Bu fazla çalışma süresine davacının 7.gün çalışmasından kaynaklanan 3 saatlik fazla çalışma süresi eklendiğinde toplam fazla mesai süresi 21 saat olarak bulunmaktadır.Fazla çalışma hesabının haftada 21 saat üzerinden yapılması gerekirken mükerrer hesaplama yapılarak haftada 28.5 saat üzerinden fazla çalışma süresinin hesabı hatalıdır.
3-Hükme dayanak bilirkişi raporunda hesaplamalar brüt üzerinden yapılmış, fazla çalışma, hafta tatili,genel tatil alacakları sonuç olarak bilirkişi tarafından yapılan %30 taktiri indirim ile brüt olarak belirlenmiştir.
Öncelikle bilirkişinin kendisini mahkeme yerine koyarak taktiri indirimi oranını belirleyip raporunu ona göre hazırlaması usule aykırıdır. Ancak bilirkişinin belirttiği hakkaniyet oranı mahkemece kabul edilmekle ve taraflarca temyiz sebebi yapılmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Davacı vekili ıslah dilekçesinde net rakamlar üzerinden alacak talebinde bulunmuş ve mahkemece bu net rakamlar üzerinden hüküm kurulmuş ise de; brüt miktarların nasıl nete çevrildiği karardan denetlenememektedir.
Mahkemece yapılacak iş, fazla mesai hesabının haftada 21 saat üzerinden hesap edilmesi, fazla mesai,hafta tatili ve genel tatil alacaklarında belirlenecek brüt rakamların nete çevrilmesi ve işsizlik sigortası ve SSK priminin mahsubunun nete çevrilirken dikkate alınması doğrultusunda bilirkişiden denetime elverişli ek rapor alınarak karar vermektir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.