Esas No: 1998/2338
Karar No: 1999/1689
Karar Tarihi: 27.04.1999
Danıştay 9. Daire 1998/2338 Esas 1999/1689 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mesir Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün, kimyevi madde üretimi ve satışı yapan bir şirketin aldığı banka kredisini aynı holdinge bağlı başka bir şirkete kullandırmasından dolayı salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açtığı davada, yasal dayanak olmadığı gerekçesiyle temyiz istemi reddedilmiştir. Kararda, Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 1. maddesinde ticari, sınai, zirai faaliyetlerin ve serbest meslek faaliyetlerinin katma değer vergisine tabi olduğu belirtilmiştir. 4. madde hizmetin, teslim ve mal ithalatı dışındaki işlemler olduğunu, 5. madde hizmet sayılan hallerin vergiye tabi bir hizmetten, işletme sahiplerinin karşılıksız yararlandırılmasını ifade ettiği belirtilirken, 20. madde matrahın bedel olduğunu ve bedelin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapanlardan alınan veya borçlanılan para, mal ve diğerlerindeki menfaat, hizmet ve değerleri kapsadığı ifade edilmiştir.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1998/2338
Karar No: 1999/1689
Temyiz İsteminde Bulunan : Mesir Vergi Dairesi Müdürlüğü - MANİSA
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Kimyevi madde üretimi ve satışı yapan yükümlü şirketin kendi adına aldığı banka kredisini aynı holdinge bağlı başka bir şirkete kullandırmasının bir finansman temini hizmeti olduğu kabul edilerek 1994 Aralık dönemi için salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı; Katma Değer Vergisi Kanununun 1. maddesinde ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olduğunun, 4. maddesinde ise hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, birşeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceğinin, 5. maddede ise hizmet sayılan hallerin vergiye tabi bir hizmetten, işletme sahibinin, işletme personelinin veya diğer şahısların karşılıksız yararlandırılması olduğunun hükme bağlandığı, aynı Kanunun 20. maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğunun, bedel deyiminin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilen, menfaat hizmet ve değerler kapsamını ifade ettiğinin hüküm altına alındığı, dosyanın incelenmesinden yükümlü şirketin kendi adına aldığı banka kredisini aynı holding grubuna bağlı … A.Ş'ne kullandırdığının, kredi verme işlemlerinin nazım hesaplarda izlendiğinin, bu durumun kredi temini hizmeti sayıldığının, karşılığında tahakkuk eden faiz için fatura düzenlenerek katma değer vergisi hesaplanması gerektiği kabul edilerek inceleme elemanının bu önerisi doğrultusunda dava konusu cezalı tarhiyatın yapıldığının anlaşıldığı, bu durumda yükümlü şirketin kendi adına aldığı banka kredisini aynı gruba bağlı … A.Ş.ne kullandırmakla birlikte bu işlemden dolayı kendi lehine bir alacak doğmadığından yasanın öngördüğü anlamda bir hizmet ve bu hizmet karşılığı yükümlü şirket adına bir menfaat bulunmaması, bu işlemler neticesinde katma değer doğmaması ve idare tarafından da aksinin somut bir şekilde ortaya konamaması karşısında yapılan cezalı tarhiyatta isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek kaçakçılık cezalı katma değer vergisini kaldıran … Vergi Mahkemesinin … tarih ve … sayılı kararının; vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan tarhiyatın yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Savcı …'in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülenhususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilenkararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararınbozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararınınonanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …'nın Düşüncesi : İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz edilen … Vergi Mahkemesinin … tarih ve 1998/99 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine, anılan Mahkeme kararının onanmasına 27.4.1999tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.