23. Hukuk Dairesi 2017/1978 E. , 2019/654 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşmalı temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin sağlık sektöründe faaliyet gösterdiğini, 2016 yılında ... ile olan sözleşmesinin incelemeye alındığını, 6.000.000 TL hak edişinin ödenmediğini, ... hastası kabulü yapamayınca şirketin borca batık hale geldiğini, sunulan iyileştirme projesi çerçevesinde borca batıklıktan kurtulmanın mümkün olduğunu ileri sürerek şirketin iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesini talep ve dava etmiştir.
Müdahiller vekilleri davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre iyileştirme projesinde borca batıklıktan kurtulmanın Sosyal Güvenlik Kurumu ile yapılacak sözleşmeye dayandırıldığı, karar tarihi itibariyle Sosyal Güvenlik Kurumu ile bu sözleşmenin yapılmadığı, şirketin tıbbi cihaz ve malzemelerin herhangi bir araştırma yapılmaksızın düşük bedelle satıldığı, iyileştirme projesinin uygulanabilirliğinin bulunmadığı anlaşıldığından iflas erteleme isteminin reddi ile davacı şirketin iflasına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince OHAL kararnameleri gereğince iflas erteleme kararı zaten verilemeyeceğinden; mahkemece iflas kararı verilmesine dair verilen hüküm isabetli olduğundan istemde bulunan vekilinin istinaf isteminin reddi ile hüküm fıkrası aynen korunmakla 6100 sayılı HMK"nin 353/1-b.2 maddesi gereğince gerekçe yönünden yeniden esas hakkında karar verilmiştir
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
OHAL kararnameleri uyarınca olağanüstü halin devam ettiği dönemde iflasın ertelenmesine karar verilemeyeceği açıktır. Bununla beraber OHAL kararnameleri iflas kararı verilmesine engel değildir. Ancak OHAL kapsamında iflas ertelemeye karar verilemeyecek olması iflas kararının gerekçesi olamaz. Bu durumda mahkemece OHAL ilanından önce açılan davalarda bu dönem içinde verilen iflas kararının bir gerekçesi olması gerekir.
Somut olayda yerel mahkemece iflas kararına dayanak yapılan gerekçe ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince kaldırılmış yerine OHAL döneminde iflas erteleme kararı verilemeyecek olması gerekçe olarak yazılmıştır.
Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre olağanüstü hal ilanından önce açılan davalarda erteleme talep eden şirketin mali durumunda iyileşme gözlenmesi halinde en nihayet İİk 179/b-5 maddesinde belirlenen süre sonuna kadar dosyanın elde tutulması, bu süre sonunda iyileşme olmaması halinde iflas kararı, şirketin borca batıklıktan çıkması halinde ise red kararı verilmesi gerekir. Yargılama sırasında şirketin iyileşme ümidinin olmadığının anlaşılması, iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmaması ve benzeri durumlarda iflas kararı verilebilir. Yerel mahkemece dosyada belirlenen buna benzer durumlar gerekçe gösterilerek iflas kararı verilmiş olup, mahkemenin gerekçeleri dosyadaki delillerle de uyumludur. Bu nedenlerle mahkemenin yazılı gerekçelerle iflas kararı vermesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Mahkemenin gerekçesinin karardan çıkartılarak yerine "OHAL dönemi içinde iflas erteleme kararı verilemeyeceğinden davacı şirketin iflasına" şeklindeki gerekçe OHAL kararnamelerine, iflas erteleme kurumunun ruhuna, dairemizin yerleşmiş içtihatlarına aykırıdır.
Öte yandan İflasın ertelenmesi davası hasımsız açılmış olup, fer’i müdahil; yanında katıldığı tarafın yararına olan iddia ve savunma vasıtalarını ileri sürebilir (HMK.md.68). HMK 69/1 maddesi gereğince müdahilin de yer aldığı asıl davada hüküm, taraflar hakkında verilir. Başka bir ifade ile davada, müdahil yararına veya müdahil aleyhine hüküm verilemez. Bunun sonucu olarak, müdahil kendisini vekille temsil ettirmiş olsa bile, müdahil lehine vekalet ücretine hükmolunamaz. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 328. maddesinde yer alan düzenleme müdahale giderlerine ilişkin olup, kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretini kapsamaz. ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince müdahiller hakkında vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru olmamış ise de yapılan bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aşağıda yazılı olduğu şekilde HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilmesi suretiyle hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesinin gerekçe kısmının son paragrafında yaptığı değişikliğin gerekçeden çıkarılarak ilk derece mahkemesinin kararının aynı şekliyle yazılmasına, hüküm fıkrasının vekalet ücreti ile ilgili 7. bendinin hükümden çıkarılmasına kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 21.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.