Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/27511 Esas 2016/1528 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/27511
Karar No: 2016/1528
Karar Tarihi: 11.02.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/27511 Esas 2016/1528 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, dolandırıcılık suçundan mahkûm edilmiştir. Sanık, katılana ait aracı almak için katılanla irtibata geçerek, satış işlemleri gerçekleşmeden katılanı diğer sanık ile iştirak halinde ve hileli hareketlerle aldatarak araç ile kaçmıştır. Mahkeme, sanığın söz konusu suçu işlediğine karar vermiştir. Dosya incelendiğinde, mahkemenin kanaat ve takdirine uygun olarak sanığın temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkeme tarafından ceza tayini yapılırken alt ve üst sınırlar arasında bir belirleme yapılmamış ve hapis cezası üst sınırdan tayin edilmiştir. Ayrıca, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca belirtilen yoksunluk süresi sanık için doğru belirlenmemiştir. Bu nedenlerle hüküm kanuna aykırı görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- TCK 157/1: Dolandırıcılık suçu
- TCK 52/2: Hileli hareket
- TCK 52/4: İrtikap
- TCK 53/1: Zarar
- TCK 58/6: Sanığın kendi yararına menfaat temin etmesi
- TCK 3 ve 61: Cezanın bireyselle
15. Ceza Dairesi         2013/27511 E.  ,  2016/1528 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanık hakkında TCK"nun 157/1, 52/2, 52/4, 53/1, 58/6 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın katılana ait aracı almak için katılanla irtibata geçtiği, satış işlemleri gerçekleşmeden katılanı diğer sanık ile iştirak halinde ve hileli hareketlerle aldatarak araç ile kaçtığı, katılan zararına, kendi yararına olacak şekilde menfaat temin ederek dolandırıcılık suçunu işlediği şeklindeki mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın bir sebebe dayanmayan temyiz itirazlarının reddine ancak;
    1- Mahkemece dayanılan, zararın ve failin kastının ağırlığı gerekçelerine göre, temel hürriyeti bağlayıcı cezanın alt sınırın üzerinde tayin edilmesinde bir isabetsizlik yok ise de, 5237 sayılı TCK"nın 3. ve 61. maddesinde sayılan cezanın bireyselleştirilmesindeki ölçütler esas alınarak takdirin kullanılmasıyla alt ve üst sınırlar arasında bir belirleme yapılması gerekirken, hak ve nesafet kuralları ile orantılılık ilkesine aykırı olarak hapis cezasının üst sınırdan tayini,
    2- TCK’nın 53.maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,

    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.