13. Hukuk Dairesi 2016/26005 E. , 2019/11960 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 9 nolu daireyi davalıdan 20/10/2010 tarihinde satın aldığını, 27/12/2010 tarihinde taraflar arasında yapılan satış protokolünde kat mülkiyetine geçilmeden satış yapıldığı, kat mülkiyetine geçinceye kadar her türlü ödemenin davalı yüklenici tarafından yapılacağının taahhüt edildiğini, davacının Karabük 1. Noterliği"nin 02/09/2014 tarihli ihtarname ile iskan ruhsatının alınması ve kat mülkiyeti tapularının verilmesini, binadaki eksikliklerin tamamlanmasını davalı yükleniciden istediğini, ancak davalının binanın iskan ruhsatını almamakta ısrar ettiğini belirterek iskan ruhsatı ve kat mülkiyeti tapusu alabilmak için şimdilik 10.000,00 TL"nin faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, sözleşmede binanın iskansız olarak satışının belirtildiğini ve davacıdan iskan alınması sürecinde hiçbir masrafın (harç vs.) talep edilmeyeceğinin taraflar arasında akdedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece "binanın yapı kullanma izin belgesinin ilgili Belediyesinden alınarak kat mülkiyetine geçilebilmesi için zorunlu olan masrafın-- Yapılması gererken testler ve projeler sonucunda yapının güçlendirilmesine gerek olmaması durumda 81.125,00 TL ve bu bedelden davacının dairesine isabet eden 3/32 arsa payına düşen miktarın 7.605,46-TL olduğu" gerekçesiyle Davacının davasının kısmen kabul - kısmen reddi ile, 7.605,46 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davanın ilk aşamasında, davacı ile birlikte arsa sahiplerinin de davacı sıfatı ile davada yer aldığı ancak devam eden süreçte mahkemece 05/11/2015 tarihli tefrik kararı ile arsa sahipleri yönünden davanın terfrik edildiği ve iş bu dosyada davacı yönünden devam edildiği anlaşılmıştır.
Mahkemece tefrik kararı verilmesinden sonra davacı, bağımsız bölümü satın alan kişi sıfatı ile davaya devam etmiş ve dosyaya sunduğu dilekçe ile iskan ruhsatı ve kat mülkiyeti tapusu alabilmek için gerekli harç ve bedellerin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya içinde yer alan, taraflarca akdedilmiş 27.12.2010 tarihli satış protokolü başlıklı belgede ‘mevcut dairenin kat mülkiyeti olmaksızın satışının gerçekleştirildiğini ve kat mülkiyetine geçiş esnasında belediyede ve imarda oluşacak her türlü maddi ödemelerin satıcıya ait olduğu, alıcının hiçbir türlü ödemede bulunmayacağı şeklinde ifadenin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yine dosyada mevcut Sosyal Güvenlik Kurumu"nun cevabi yazısında, inşaatın devam ettiği yönünde bilgi verilmiştir
Dava konusu taşınmaza iskan ruhsatının alınması taşınmazdaki eksikliklerin tamamlanması ile mümkün olabilecektir. Davalı ... sahibi ve müteahhidi olup, yaptığı taşınmazı projesine uygun olarak yapıp iskân ruhsatı alma sorumluluğu vardır. Bu sorumluluk, kanundan doğmaktadır. Davalı projeye aykırılıkları giderip inşaatın iskân ruhsatını almadığı sürece sorumluluktan kurtulamaz ve bu sorumluluk davacılara yüklenemez. Ancak yüklenicilerin bunun ihmali dururmunda, davacı kat maliki olarak tek başına ve arsa payı oranında masraf alma hakkı bulunmamakta ise de, davacı bu hususta kendisine yetki verilmesini talep edebilir. Ancak yargılama aşamasında davacının böyle bir talebi bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenlerine göre, davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 02/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.