13. Hukuk Dairesi 2013/67 E. , 2013/8612 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, 2 nolu parselin tamamını, satış bedelini peşin ödeyerek ... Noterliğinin 18.10.2004 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalıdan satın aldığını, tapu kaydında “satılamaz” şerhi bulunduğundan tapuyu üzerine alamadığını, “satılamaz” şerhinin 01.10.2006"da kalkması üzerine davalının, taşınmazın 1327/1627 hissesini tapuda kendisine devrettiğini, geri kalan kısım için bir takım pürüzler giderildiğinde kalan kısmın hissesini de vereceğini taahhüt etmesine rağmen davalının kalan 300/1627 hisseyi 09.10.2006"da ... isimli şahsa sattığını ..."nun kendisine karşı açtığı şufa davası ile öğrendiğini, yargılama sonucunda kendisine ait hissenin iptal edildiğini ve ... adına tapuya tesciline karar verildiğini, davalının devredilmeyen 300/1627 hisseden dolayı ve tapuda adına kayıtlı 1327/1627 hisseden dolayı sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, müspet ve menfi zararlarının karşılığı olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 9.000,00 TL nın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, noter satış vaadi sözleşmesinde her ne kadar taşınmazın tamamının satışının vaadedildiği yazılmış ise de bu hususun sehven yazıldığını, davacı ile haricen düzenledikleri “protokol” başlıklı sözleşmede, satış bedeli olarak davacıdan aldığı 9.500,00 TL için, vaad ettiği hisseyi tapuda vermemesi halinde, aldığı bu paranın teminatı olarak davacıya 9.500,00 TL bedelli 18.10.2004 tanzim tarihli bono verdiğini, anlaştıkları gibi, davacıya taahhüt ettiği hisseyi tapuda devrettiğini, buna rağmen davacının bonoyu iade etmeyerek el ve işbirliği yaptığı ... isimli şahsa muvazaalı olarak ciro ettiğini, bu kişinin de bonoyu ... isimli kişiye ciro ettiğini, ..."nin kendisi hakkında yaptığı icra takibi sonucu icra dosyasına 11.941,15 TL yı ödemek zorunda kaldığını, ..."ye karşı açtığı menfi tespit ve istirdat davasını kazandığını, ancak ödediği parayı ..."den geri alamadığını, davacının şufa bedelini şufa davasında tahsil ettiğini savunarak, davanın kabulü halinde, icra dosyasına ödemiş olduğu bono bedelinin davacıya ödenecek miktar ile takas edilmesini dilemiştir.
Mahkemece, ilk hisseyi satın alan ..."nun 1327/1627 hisse için açtığı şufa davasında davacı adına kayıtlı 1327/1627 hissenin iptal edilerek şufa bedeli davacıya ödendiğinden ... tarafından alınan 300/1627 hissenin değeri bilirkişiye hesaplatılarak ... tarafından satın alınan hissenin değeri dava tarihi itibariyle 22.500,00 TL ve bu hisseye isabet eden ev değeri 3.411,18 TL olmak üzere davacının talep edebileceği toplam zarar tutarının 25.911,18 TL olduğu gerekçesiyle taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalı tarafından dava konusu taşınmazın tamamının satışı vaadedilmesine rağmen, 300/1627 hissesinin dava dışı kişiye satıldığını, kalan hissenin kendisine devredildiği halde dava dışı kişi tarafından açılan şufa davası nedeni ile iptaline karar verildiğini ileri sürerek, taşınmazın tamamı için uğradığı müspet ve menfi zararlarının tahsili için eldeki davayı açmıştır. 18.10.2004 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine göre, davalı tarafından 2 nolu parselde bulunan taşınmazın tamamının satışının vaadedildiği, taşınmazın 300/1627 hissesinin 06.10.2006"da dava dışı ..."ya satış yoluyla tescil edildiği, kalan hissenin 18.10.2006"da davalı adına tapuda tescil edildiği, dava dışı ..."nun, davacı adına kayıtlı 1327/1627 hissenin iptali için şufa davası açtığı, mahkemece 1327/1627 hissenin iptali ile ... adına tesciline karar verildiği, kararın 01.02.2008"de kesinleştiği, davacı Muhittin"in davalı sıfatı ile, mahkeme veznesine depo edilen 6.254,00 TL şufa bedelini 04.02.2008"de tahsil ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, dava dışı ... tarafından satın alınan 300/1627 hisse değeri ve bu hisseye isabet eden ev değeri bilirkişiye hesaplatılarak karar verilmiş ise de, dava konusu taşınmaz üzerindeki evin satış vaadine dahil olduğu ispat edilemediği gibi, davacı tarafından da bu husus iddia ve ispat edilmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece, ev yönünden talep olmadığı halde bu kalem isteğin de kabulüne karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 3.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.