Esas No: 2021/18325
Karar No: 2022/5351
Karar Tarihi: 30.03.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2021/18325 Esas 2022/5351 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Turgutlu 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından tutuklunun kaçması suçundan mahkumiyet hükmü verilen sanık hakkında yapılan temyiz başvurusunda, savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle 16. Ceza Dairesi'nin kararı bozuldu. Ayrıca, mahkeme kararında belirtilen 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun geçici 5. maddesi, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için temyiz davası konusu dosyalarda basit yargılama usulü uygulanamaz hale geldi. Bu nedenle, CMK'nın 251/3. maddesi uyarınca yeniden değerlendirme yapılması ve hükmün bozulması kararı alındı. Kanun maddeleri açıklamak gerekirse, savunma hakkını kısıtlayan davranışın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 193 ve 196. maddelerine aykırı olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, kanunun geçici 5. maddesinin (d) bendindeki \"hükme bağlanmış\" ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle CMK'nın 251/3. maddesi uygulanabileceği ifade edilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24.06.2021 tarihli ve 2021/60695 sayılı itiraznamesi ile 16. Ceza Dairesinin 06.12.2016 gün ve 2016/5086 esas, 2016/6426 karar sayılı ilamına itiraz edilerek, Turgutlu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.10.2014 tarih ve 2014/544 Esas ve 2014/732 Karar sayılı hükmü ile sanık hakkında hükümlü veya tutuklunun kaçması suçundan TCK'nın 292/1, 62, 53, 58/6. maddeleri gereğince mahkumiyet hükmü kurulduğu ve sanığın temyiz başvurusuna istinaden yapılan incelemede hükmün düzeltilerek onanmasına karar verildiği, hüküm tarihinde, başka suçtan farklı yargı çevresindeki cezaevinde tutuklu olduğu anlaşılan hükümlünün, 05.05.2014 tarihinde alınan savunmasında vareste talebi bulunmadığı gözetilerek, hükmün verildiği 15.10.2014 tarihli son oturumda SEGBİS yoluyla duruşmada hazır bulundurulması sağlanıp, yüzüne karşı hüküm verilmesi gerektiği nazara alınmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 193 ve 196. maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle, 16. Ceza Dairesinin 06.12.2016 gün ve 2016/5086 Esas, 2016/6426 Karar sayılı ilamının kaldırılarak hükmün sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
Dosya kapsamına göre, gerekçesi yerinde görülen itirazın kabulü ile 16. Ceza Dairesinin 06.12.2016 gün ve 2016/5086 Esas, 2016/642 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA,
Karar verilerek yeniden yapılan incelemede;
Gereği Düşünüldü:
1- Hüküm tarihinde, davanın görüldüğü yer mahkemesi ile farklı yargı çevresi içinde Manisa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başka suçtan hükümlü olduğu anlaşılan sanığın, duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmadan ve bu hususta bir karar alınmadan, hükmün tefhim olunduğu oturumda hazır bulundurulması
veya SEGBİS yolu ile duruşmaya katılması sağlanıp, yüzüne karşı hüküm verilmesi gerektiği gözetilmeden, yokluğunda yargılamaya devam edilip karar verilmek suretiyle 5271 sayılı CMK'nin 193 ve 196. maddelerine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2- Dairemizin 2020/2463 Esas sayılı dosyasında 01.10.2020 tarihli kararla, somut norm denetimi yoluyla iptal istemli başvuru üzerine Anayasa Mahkemesinin 14.01.2021 gün ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin "01.01.2020 tarihi itibariyle... hükme bağlanmış ve kesinleşmiş dosyalarda .... basit yargılama usulü uygulanmaz" bölümündeki hükme bağlanmış" ibaresinin Anayasanın 38. maddesine aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 38. maddesinde suçun kanuniliği ve cezanın kanuniliği güvence altına alınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 7/1. maddesinde de aynı güvencelere yer verilerek "lehe kanunun uygulanması ilkesi" benimsenmiştir.
Maddi ceza hukukuna ilişkin hükümler içeren basit yargılama usulünün "hükme bağlanmış dosyalarda" uygulanmasını engelleyen 5271 sayılı CMK.nın geçici 5. maddesinin (d) bendindeki "hükme bağlanmış" ibaresinin basit yargılama usulü yönünden Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle temyiz davasına konu dosyalarda lehe hükümler içeren CMK.nın 251/3. maddesinin uygulanması imkanının doğması ve bu konuda mahkemesince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.03.2022 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.