Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7508
Karar No: 2014/10010
Karar Tarihi: 08.05.2014

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/7508 Esas 2014/10010 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2014/7508 E.  ,  2014/10010 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 3. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 19/12/2013
    NUMARASI : 2013/1529-2013/1639

    Davacı, Alman R. Sigortasına girişi olan 20/09/1980 tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıç tarihi olduğunun ve 01/07/2013 tarihinden itibaren biriken aylıkların yasal faiziyle birlikte almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2) Dava, davacının Alman R.Sigortasına giriş tarihi olan 27.08.1981 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabulü ile bu tarihten önceki sürelerin borçlanılması nedeniyle 3201 sayılı Kanun"un 5.maddesi gereğince 20.09.1980 tarihinin emekliliğe esas sigortalılık başlangıcı olarak tespiti, davacının 01.07.2013 tarihinden itibaren hak ettiği yaşlılık aylıklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespiti ile aksi yöndeki Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davacının Türkiye sigortasına giriş tarihinin 20/09/1980 tarihi olarak tespitine karar verilmiştir.
    Uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi doğrultusunda tespit edilen sigortalılık başlangıç tarihi, bu tarihten önce olan ve başlangıca esas alınmayan sürenin borçlanılması nedeniyle geriye götürülemez.
    3201 sayılı Kanun"un 5.maddesinde yer alan "...Sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler borçlanılmış ise, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülür.
    Sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi hizmeti bulunmayan istek sahiplerinin sigortalılıklarının başlangıç tarihi, borçlarını tamamen ödedikleri tarihten borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülen tarihtir." düzenlemesinde yer alan "sigortalılığın başlangıç tarihi" kavramı ülkemizde zorunlu veya isteğe bağlı sigortalılığa dayalı başlangıcı ifade eder.
    3201 sayılı Kanun"un 5.maddesinin son fıkrasında açıkça "Sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış ülkelerdeki hizmetlerini, bu Kanuna göre borçlananların, sözleşme yapılan ülkede ilk defa çalışmaya başladıkları tarih, ilk işe giriş tarihi olarak dikkate alınmaz." düzenlemesi yer almakta olup 3201 sayılı Kanun"un başlangıç kabul etmediği bir tarihin, yine aynı Kanun"da yer alan hükümler doğrultusunda yurt dışı borçlanması nedeniyle geriye götürülmesi de mümkün değildir. Kanun"un, borçlanma yoluyla geriye götürülmesini düzenlediği sigortalılık başlangıç tarihi kavramına, uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesine istinaden belirlenen başlangıç dahil değildir.
    3201 sayılı Kanun"un sigorta başlangıcına dair hükümleri bir bütün olup sözleşmeye dayalı başlangıcı kabul etmez. 3201 sayılı Kanun"un başlangıç hükümleri ile sözleşme başlangıcının hukuksal dayanakları ve amaçları farklıdır. Dolayısıyla her iki düzenlemenin lehe olan taraflarının birleştirilmesi suretiyle karma bir uygulamaya gidilmesi doğru değildir.
    3201 sayılı Kanun"un 5.maddesinde yer alan sigortalılığın başlangıç tarihine dair düzenlemeler, uluslararası sözleşmeye dayalı başlangıç tespiti hükümlerinden farklı bir anlayışı taşıdığı halde, her iki yöntemin birbirine eklenmek suretiyle başlangıcın geriye götürülmesi mümkün değildir. Uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesinde yer alan başlangıç tespitine dair düzenlemeler ile 3201 sayılı Kanun"un 5.maddesinde yer alan başlangıç tespitine dair düzenlemeler birbirlerinin tamamlayıcısı değildir.
    Sözleşmeye göre belirlenen sigortalılık başlangıcı ile Kanun"un 5.maddesine göre belirlenen sigortalılık başlangıcından en eski tarihli olanı sigortalılık başlangıç tarihi kabul edilir.
    Somut olayda, 20.09.1962 doğumlu davacının 26.09.1974 tarihinden itibaren yurt dışında ikamet ettiği, 27.08.1981 tarihinden itibaren çalışmaya başladığı, Türkiye"de 11.12.2012-18.12.2012 tarihleri arasında (8) gün süreyle 4/1-(a) bendi kapsamında çalışması ve 3600 gün yurt dışı borçlanması ile birlikte toplam 3608 gün hizmetinin bulunduğu, 31.12.2012 tarihinde borçlanma talebinde bulunduğu, Türk vatandaşlığından izinle çıktığı 28.08.1997-06.04.2011 tarihleri arasındaki dönem hariç olmak üzere halen Türk vatandaşı olduğu, Kurumun davacıya 4/1-(a) bendi kapsamında borçlanma imkanı tanıdığı ve 05.06.2013 tarihinde 3600 gün karşılığı borçlanma tutarının ödendiği, 13.06.2013 tarihli yaşlılık aylığı talebinin Kurumca reddedildiği anlaşılmaktadır.
    Davacının yurt dışında eylemli çalışmasının bulunduğu ve 18 yaşını ikmal ettiği 27.08.1981 tarihinin Türk-Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 29.maddesinin 4.fıkrası kapsamında ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti mümkündür.
    Öte yandan, davacının ülkemizdeki sigortalılık başlangıç tarihi 11.12.2012 olup 3201 sayılı Kanun"un 5.maddesine göre borçlanılan gün sayısı kadar geriye götürülmesi suretiyle bulunan sigortalılık başlangıç tarihi 11.12.2002"dir.
    Yukarıda yer alan açıklamalar ışığında, davacının Almanya"da eylemli çalışmasının başladığı 27.08.1981 tarihinin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespitine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    2) 6100 sayılı HMK"nın 297/2.maddesine göre "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir."
    Somut olayda, davacının yaşlılık aylığına hak kazandığının tetsipi istemi hakkında olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi