5. Ceza Dairesi 2018/2765 E. , 2019/1722 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zimmet
HÜKÜM : Atılı suçtan sanık ... hakkında beraat, diğer sanıklar hakkında mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık ... müdafin yasal süreden sonra vaki duruşma isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin sanıklar ..., ... ve ... müdafilerin mahkumiyet hükümlerine, O yer Cumhuriyet savcısı ile katılan Buski Genel Müdürlüğü vekilinin beraat hükmüne, katılan Hazine vekilinin ise beraat hükmü ile vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı ve duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren TCK"nın 53. maddesiyle ilgili iptal Kararının ve sanıklardan ..."in tutuklulukta geçirdiği sürenin TCK"nın 63. maddesine göre cezasından mahsup edilmesi hususlarının infaz aşamasında nazara alınması mümkün bulunmuş, yüklenen suçun 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanıklar hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz bulunmadığından ve sanık ... hakkında suç tarihinin 03/01/2005 olduğu gözetildiğinde, lehe yasa karşılaştırması yapılmamış ise de en lehe uygulama halinde dahi 765 sayılı Yasa uyarınca kurulacak hüküm aleyhe sonuç doğurduğundan bozma sebebi sayılmamış, bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde
gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık ..."nın cezasından TCK"nın 248/2 ve 62. maddeleri gereğince yapılan indirim sonucu "2 yıl 7 ay 6 gün hapis" yerine "2 yıl 7 ay 14 gün hapis" şeklinde fazla ceza tayini,
Sanıklar hakkında mahkumiyet hükmü kurulmuş olması karşısında, kamu davasında kendisini vekille temsil ettiren katılan Hazine lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu cihetlerin yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasının 4 no"lu bendinin 6. paragrafında yer alan "2 yıl 7 ay 14 gün hapis cezası" ibaresinin "2 yıl 7 ay 6 gün hapis cezası" olarak değiştirilmesi ve hüküm fıkrasının 6 no"lu bendine “Katılan Hazine kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 3.960,00 TL vekalet ücretinin CMK"nın 326/2. maddesi uyarınca sanıklardan payları oranında alınarak katılan Hazineye verilmesine,” ibaresinin eklenmesi suretiyle eleştirilen hususlar dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklardan ... yönünden yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Zimmete konu 5.016,03 TL"nin suç tarihindeki ekonomik koşullara ve Dairemiz uygulamalarına göre değer azlığı sınırında kalması nedeniyle sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 249/1. (765 sayılı TCK’nın 219/3) maddesinin uygulanmaması,
Sanık ... yönünden suç tarihinin 15/04/2005 olduğu gözetilerek 5252 sayılı Yasanın 9/3 ve CMK"nın 34 ve 230. maddelerine uygun olarak lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime olanak verecek şekilde kararda gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Suçu 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işleyen sanık ... hakkında ayrıca aynı Kanunun 53/5. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Sanık ... hakkında mahkumiyet hükmü kurulmuş olması karşısında, kamu davasında kendisini vekille temsil ettiren katılan Hazine lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmemesi,
İznik Belediyesinde tahsildar olarak görev yapan sanık ..."in imza incelemesine ilişkin 17/02/2014 tarihli bilirkişi raporuna göre 3 adet tahsilat makbuzunda imzasının bulunması karşısında, suç tarihleri arasında su tahsilatında kullanılan bilgisayar programı üzerinden bir kısım abonelerden tahsil ettiği su bedellerine ilişkin makbuzları iptal ettikten ve bilgisayar programına müdahale ederek iptal ettiği makbuz numarası üzerinden aynı ya da farklı bir abone adına daha düşük bedelli başka bir tahsilat makbuzu düzenleyip, iptal ettiği tahsilata ilişkin tahakkuk eden borcu da programdan sıfırlayarak aboneye borç bildiriminin önüne geçtikten sonra, düşük bedelli makbuzu icmal bordrosuna eklemek suretiyle arada oluşan farkı mal edinmek suretiyle zincirleme nitelikli zimmet suçunu işlediğinin sabit olduğu ve suç tarihinin sanık yönünden 16/03/2004 olduğu da gözetilerek lehe kanun değerlendirmesi de yapılmak suretiyle mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, O yer Cumhuriyet savcısı ve sanık ... müdafi ile katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sanıklardan Salim bakımından ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkı saklı tutularak hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 11/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.