Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/16513 Esas 2016/2777 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16513
Karar No: 2016/2777
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/16513 Esas 2016/2777 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı tarafından ödenen yoksulluk nafakasının kaldırılması davası açılmıştır. Mahkeme, davalının yoksulluğunun ortadan kalktığına karar vererek nafakanın kaldırılmasına hükmetmiştir. Ancak Yargıtay'ın bozma kararı gereği, davalının gelir durumunun araştırılması ve TMK'nın 4. maddesine göre nafakanın indirilip indirilemeyeceğinin tartışılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme, nafaka alacaklısının düzenli bir işte çalıştığını ancak davalının yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle 200 TL'lik nafakanın indirilerek tespitine gerek olmadığına karar vermiştir. Ancak Yargıtay, bozma kararında belirtilen hususların araştırılmadan karar verilmesinin yanlış olduğunu ve bozmayı gerektirdiğini belirtmiştir. HUMK'nun 428. maddesi gereği, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- TMK'nın 4. maddesi - Hakkaniyet ilkesi
- HUMK'nun 428. maddesi - Bozma kararının uygulanması.
3. Hukuk Dairesi         2015/16513 E.  ,  2016/2777 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; davacının .... Aile Mahkemesinin 2012/96 Esas- 2013/458 K sayılı boşanma ilamı ile davalıya aylık 200,00 TL yoksulluk nafakası ödediğini, davalının boşanma kararının ardından ... İl Milli Eğitim Müdürlüğü"nde sigortalı olarak işe girdiğini, vefat eden babasından maaş aldığını, yoksulluk şartlarının ortadan kalktığını belirterek; yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece; davanın kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dairemizin 15.04.2015 tarih, 2014/20774 Esas- 2015/6384 K. sayılı ilamı ile “... davalı hakkında iki farklı sosyal ve ekonomik durum araştırması sonucunun ortaya çıktığı, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre sigortalı çalışma süresinin yaklaşık 9 ay sürdüğünün belirlenmiş olduğu, davalının yoksulluğunun ortadan kalktığının kabul edilebilmesi için; asgari ücret düzeyinin üzerinde gelirinin bulunması ve gelirinin devam etmesi gerektiği belirtilerek, nafaka alacaklısı kadının yoksulluğunu ortadan kaldırır şekilde gelir elde edip etmediği ve düzenli gelir getiren bir işinin bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması, sonucunda TMK"nın 4. maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesi nazara alınmak suretiyle, gerektiğinde nafakanın indirilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı tartışılarak hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği..” gerekçesiyle, hüküm bozulmuştur.
    Mahkemece, dava tarihi itibariyle nafaka alacaklısı davalının sürekli ve düzenli gelir getiren bir işte çalıştığı bu işten ayrılmasının hayatın olağan akışına aykırı göründüğü dava tarihi dikkate alındığında davalının yoksulluk durumunun ortadan kalktığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumları gözönüne alınarak davalı lehine taktir edilen 200 TL yoksulluk nafakasının indirilerek yeniden tespitine gerek olmadığı gerekçesiyle, Yargıtay Bozma ilamına uyulmasına rağmen, bozma ilamı gereği yerine getirilmeden, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Kural olarak bozma kararına uyulmakla orada belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar. Mahkemece bozma ilamında belirtilen hususlarda araştırma yapılmadan bozma kararının gerekleri tam olarak yerine getirilmeden karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.