Tebliğname No : KYB - 2015/1482

Seçim günü silah taşıma yasağına aykırı hareket etme suçundan şüpheli A.. O.. hakkında yapılan soruşturma sonucunda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 12/05/2014 tarihli ve 2014/36337 soruşturma, 2014/24613 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı müteakip, şüpheliden ele geçirilen ve Adli Emanetin 2014/4488 sırasına kayıtlı UU 796595 seri nolu Sig Sauer marka tabanca, şarjör ve 159 adet fişeğin müsaderesi talebi üzerine, söz konusu eşyaların müsaderesine dair Bakırköy 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 04/06/2014 tarihli ve 2014/577 değişik iş sayılı kararına itirazın reddine ilişkin Bakırköy 31. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/07/2014 tarihli ve 2014/378 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 16/12/2014 gün ve 74791 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26/01/2015 gün ve KYB. 2015-1482 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre;
1-298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un 79. maddesinin 3. fıkrasında, “Oy verme günü, emniyet ve asayişi korumada görevli olanlardan başka hiçbir kimse, köy, kasaba ve şehirlerde silah taşıyamaz. ” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, sanığın daha önceki bir tarihte gittiği İstanbul ilinden seçim günü memleketi olan Muş"a gitmek için uçağa bineceği sırada, işi gereği taşıdığı tabanca ve kutuda bulunan mermileri Atatürk havaalanında bulunan silah teslim bürosuna teslim etmesi şeklindeki eylemi nedeniyle suç kastının olmadığı, hakkında seçim günü silah taşıma yasağının ihlali suçunun yasal unsurlarının oluşmayacağı dolayısıyla tabanca ve eklerinin müsaderesinin mümkün bulunmadığı gözetilmeden,
2-Sanık A.. O..’tan ele geçirilen tabancanın gerçek bir tabanca olmasına rağmen Bakırköy 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 04/06/2014 tarihli ve 2014/577 değişik iş sayılı kararında kuru sıkı olarak belirtildiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden REDDİNE, 22/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.