Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/17303 Esas 2016/2748 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17303
Karar No: 2016/2748
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/17303 Esas 2016/2748 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Taraflar arasındaki yoksulluk nafakası davasında, davacı kadın boşandıktan sonra geliri olmadığı için aylık 1000 TL yoksulluk nafakası talep etmiştir. Ancak davalı taraf, boşanmaya neden olan olaylarda davacı tarafın kusurlu olduğunu ve bu nedenle yoksulluk nafakası talep edemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve davacı için dava tarihinden itibaren aylık 300 TL yoksulluk nafakası verilmesine hükmetmiştir. Davalı ve davacı vekilleri karara itiraz etmişlerdir. Davalı vekilinin itirazına göre, TMK 175.md. hükmü uyarınca yoksulluk nafakası talep eden tarafın kusuru daha ağır değilse geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Yoksulluk nafakası talep eden taraf yoksulsa, boşanmaya neden olan olaylarda kusursuz, daha az kusurlu veya eşit kusurlu ise uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmolunmalıdır. Somut olayda, davalı tarafın iddialarının doğru olması nedeniyle, davanın reddedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, mahkeme kararı temyiz edildiğinde, kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Kanun maddeleri açıklandığı gibi, TMK 175.md. ve HUMK.nun 428.maddesi olarak belirtilmiştir.
3. Hukuk Dairesi         2015/17303 E.  ,  2016/2748 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki yoksulluk nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların .... Aile Mahkemesinin 2012/2 Esas ve 2012/1347 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davacı lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmediğini, davacının ev hanımı olduğunu ve herhangi bir gelirinin bulunmadığını ileri sürerek, aylık 1000 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde; ... Aile Mahkemesinin 2012/2 Esas ve 2012/1347 Karar sayılı dosyası boşandıklarını, kararın 11/09/2013 tarihinde kesinleştiğini, söz konusu karar ile boşanmaya neden olan olaylarda davacı tarafın tamamen kusurlu olduğunun kabul edildiğini, bu nedenle davacı tarafın yoksulluk nafakası talep edemeyeceğini bildirerek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, yoksulluk nafakası istemine ilişkindir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
    Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    TMK 175.md. hükmüne göre "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
    Yoksulluk nafakası talep eden eş yoksul ise, boşanmaya neden olan olaylarda kusursuz, daha az kusurlu veya eşit kusurlu ise uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmolunmalıdır.
    Somut olayda, davalı koca tarafından ... Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesinin 2012/2 Esas-2012/1347 sayılı kararı ile davacı kadın kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir.
    Bu nedenle, TMK 175.maddesindeki koşullar oluşmadığından davanın reddi gerekirken, bu hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.