Esas No: 2019/5764
Karar No: 2022/5406
Karar Tarihi: 31.03.2022
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/5764 Esas 2022/5406 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2019/5764 E. , 2022/5406 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Cumhuriyet savcısının temyizinin sadece sanıklar ve katılan sanıklar hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümlere yönelik olduğu görülmekle yapılan incelemede;
Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında mağdur ...'a yönelik kasten yaralama suçundan açılan kamu davaları bakımından zamanaşımı süresi içerisinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
A- Sanık ... hakkında ... ve ...'a yönelik kasten yaralama suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı yapılan temyiz incelemesinde;
Mahkemece sanık ... ... hakkında kasten yaralama suçundan dolayı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların aynı Kanunun 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabil kararlardan olup temyiz yeteneğinin bulunmadığı ve sanık müdafii tarafından anılan kararlara karşı yapılan itirazın Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.12.2014 günlü, 2014/1463 D. İş sayılı kararıyla değerlendirildiği anlaşıldığından, atılı suçlar bakımından dosyanın incelenmeksizin İADESİNE,
B- Müşteki sanık ... vekilinin sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik yapmış olduğu temyiz talebinin incelenmesinde;
Müşteki ...'ın Bingöl 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.06.2014 tarihli talimat duruşmasında, sanıklardan şikayetçi olduğunu ancak davaya katılma talebinin bulunmadığını beyan etmesi ve mahkemece katılma talebinde bulunulmaması nedeni ile 10.07.2014 tarihli duruşmada müşteki vekilinin katılma talebinin reddedildiğinin anlaşılması karşısında, müşteki ... vekilinin hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
C- Katılan sanıklar ..., ..., müşteki sanık ..., sanıklar ... ve ... vekilinin sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik yapmış olduğu temyiz talebinin incelenmesinde;
6136 sayılı Yasaya muhalefet suçundan açılan davada suçtan doğrudan zarar görmeyen adı geçenlerin, davaya katılma hakkı bulunmadığı ve mahkeme tarafından da katılma kararı verilmiş olmasının hükmü temyiz hakkı vermeyeceği cihetle; vekillerinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
D- Müşteki sanıklar ... ve ... vekilinin Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen beraat ve düşme kararlarına yönelik yapmış olduğu temyiz talebinin incelenmesinde;
Müştekiler ... ve ...'ın 29.01.2013 tarihli duruşmada, sanıklardan şikayetçi ve davacı olmadıklarını beyan ettiklerinin anlaşılması karşısında, müştekiler Abdullah ve Serkan vekilinin hükümleri temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
E- Sanık ... hakkında katılan ...'a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Sanık hakkında yaralama suçundan tayin edilen adli para cezasının miktarına göre hüküm, 6217 sayılı Yasanın 26. maddesiyle 5320 sayılı Yasaya eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte olup temyizi olanaklı olmadığından, sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
F- Müşteki sanık ..., sanık ..., katılan sanık ...(katılan sanık ...'a yönelik eylem hariç), katılan sanık ..., katılan sanık ..., katılan sanık ..., müşteki sanık ..., sanık ... ve sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen beraat ve düşme kararlarının temyiz incelemesinde;
Mahkemece, kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat ve düşme kararları usul ve yasaya uygun bulunduğundan, Cumhuriyet Savcısının sanıkların üzerlerine atılı silahla kasten yaralama suçlarının sübut bulduğuna, cezalandırılmaları gerektiğine, katılan sanık ... vekilinin sanıkların müvekkilini darp ettiklerine, bu durumun tanık ...'ın ifadesiyle doğrulandığına, bir kısım sanıkların savunmalarında ikrar içeren beyanda bulunduklarına, adli muayene raporunda yaralamaya ilişkin bulgular olduğuna, kararın eşitlik ilkesine aykırılık teşkil ettiğine, katılan sanıklar ... vekilinin diğer sanıklar hakkında verilen beraat kararlarının doğru olmadığına dair, katılan sanık ... vekilinin ise herhangi bir gerekçe içermeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
G- Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalafet, sanık ... hakkında mağdurlar ... ve ...'e yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Mağdur ... hakkında, Elazığ Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen 01.04.2014 tarihli rapor içeriğine göre, mağdurun kendisine yönelik gerçekleştirilen kasten yaralama eyleminin üzerindeki etkisinin basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek ölçüde olduğu ve eylem neticesinde sol el 5. metekarpta hayatını orta(2.) dereceden etkileyecek şekilde kemik kırığının meydana geldiği belirtilmesine rağmen, sanık ... hakkında TCK.nın 86/1 ve 87/3. maddelerinin uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, katılan ... vekilinin sanık ... hakkında tayin olunan cezanın az olduğuna, hakkında takdiri indirim nedenlerinin uygulanmaması gerektiğine dair, sanıklar Abdullah ve Ahmet müdafinin ise herhangi bir gerekçe içermeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
H- Katılan sanık ... hakkında katılan sanık ...'a yönelik kasten yaralama suçundan verilen düşme kararına yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Hükmün gerekçe kısmında, katılan sanık ...'ın katılan sanık ...'a yönelik kasten yaralama eylemine ilişkin yapılan değerlendirme sırasında, sanığın atılı suçu işlemediğinin sabit olduğundan bahisle beraat kararı verileceğinin belirtilmesine rağmen, hüküm kısmında sanık hakkında şikayet bulunmadığından düşme kararı verilmesi suretiyle çelişkiye neden olunması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
I- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında katılan ...'a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
1- Sanıkların eylemlerinin, kül halinde cebir ve tehdit kullanmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu ve silahla tehdit fiilinin, suçun unsuru olduğu, ayrı bir suç olarak değerlendirilmeyeceğinden cihetle; 5237 sayılı Kanunun 44. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan tek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde eylemler bölünerek ayrı ayrı hükümler kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK.nın 225/1. maddesine muhalefet edilmesi,
2- Hükmün gerekçe kısmında, sanık ...'ın katılan ...'a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuyla ilgili yapılan değerlendirme sırasında, sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği kabul edilmesine rağmen, gerekçenin son bölümünde bu kabulün aksine sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanamayacağının belirtilmesi suretiyle çelişkiye neden olunması,
3- Sanıkların kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu silahla gerçekleştirmelerine rağmen, sanıklar hakkında TCK.nın 109/3-a maddesinin uygulanmaması ve bu kabul doğrultusunda, sanıkların üzerlerine atılı suçu silahla ve birden fazla kişiyle birlikte işlemeleri karşısında, TCK.nın 3. ve 61. maddeleri gereğince temel ceza belirlenirken, aynı Kanunun 109/3-a-b maddesindeki birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği nazara alınarak, temel hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
J- Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
UYAP ortamından alınan nüfus kaydına göre, sanığın hükümden sonra 04.03.2015 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılması karşısında, bu husus araştırılarak 5237 sayılı TCK.nın 64. maddesi gereğince hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı, sanık müdafii, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.