Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/17580 Esas 2016/2735 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17580
Karar No: 2016/2735
Karar Tarihi: 29.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/17580 Esas 2016/2735 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Tedbir nafakası davası hakkındaki 3. Hukuk Dairesi kararında, davacı tarafın evlilik birliği içerisinde davalı taraf tarafından darp edildiğini, bölüm şefi olarak çalışan davalının gelirinin iyi olduğunu belirterek davacı için aylık 1.000 TL tedbir nafakası talep ettiği ve mahkemenin davanın kısmen kabul edilerek aylık 400 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmettiği belirtilmektedir. Kararda, 4721 sayılı Medeni Kanun'un 195. ve 197. maddelerine göre evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya önemli bir konuda uyuşmazlık durumunda hakimin müdahalesinin istenebileceği ve bir eşin ortak hayat sebebiyle ciddi şekilde tehlike altında olduğu durumda ayrı yaşama hakkına sahip olduğu ifade edilmektedir. Ayrıca kararda, tedbir nafakasının miktarına karar verildikten sonra muacceliyet kazanan bir alacak olduğu ve kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren faiz hükmedilmesi gerektiği belirtilmektedir.
3. Hukuk Dairesi         2015/17580 E.  ,  2016/2735 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 2014 yılında evlendiğini, davalının müvekkilini darp edip, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2014-694 esas sayılı dosyası ile davacıyı yaralamaktan ötürü ceza aldığını, davalının müşterek konutun elektrik ve suyunu kapattırıp evi terk ettiğini, davacının ailesinin yardımı ile geçindiğini, davalının ise .... Fabrikasında bölüm şefi olarak çalışıp gelirinin iyi olduğunu ileri sürerek, davacı için 1.000,00 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde,iddiaların asılsız olduğunu, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle aylık 400,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tedbir nafakası istemine ilişkindir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.

    4721 sayılı MK.nun 195.maddesi uyarınca, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hakim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır.
    Aynı yasanın 197.maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.
    Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dinlenen tanık beyanlarından davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu dolayısıyla davacı kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Ancak; nafaka alacağı hükümle miktar olarak belirlenen ve muacceliyet kazanan bir alacaktır. Bu husus gözetilmeden takdir olunan tedbir nafakasına kararın kesinleşme tarihinden itibaren faiz hükmetmek gerekirken, dava tarihinden itibaren faiz hükmedilmesi usul ve yasaya uygun bulunmamıştır.
    Ne var ki belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 2.fıkrasında yer alan; “dava tarihinden itibaren" ifadesinin çıkartılarak, yerine "kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren" ifadesinin yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.