13. Hukuk Dairesi 2012/29296 E. , 2013/8537 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın karar verilmesine yer olmadığını yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca duruşmasız davalı ... İş. A.Ş avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmiş isede miktar yönünden bu isteğin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ... AŞ. ile 1993 tarihinde Tatil Sertifikası Sözleşmesi imzaladığını, sözleşme gereği 20.100 DM sözleşme bedeli ve her yıl ödenecek bakım ücreti mukabili her yılın 33 ve 34. haftası için 31.12.2023 tarihine kadar geçerli olmak üzere ... Tatil Köyündeki D.81 ve D.82 nolu dairelerin kullanma hakkını kazandığını, 2001 yılına kadar tatil hakkını kullandığını, 2001 yılında davalı ... AŞ.nin işletmeyi davalı ... AŞ. ye devrettiğini, davalı ... AŞ. nin 2003 yılında üst hakkını da satın aldığını, 2004 yılında tatil haklarının kullandırılmadığını, kullandırılması için 6.8.2004 tarihinde çektikleri ihtara da cevap verilmediğini, davalı ... AŞ.nin durumu bilerek satın aldığını ve 2001-2003 yılları arasında da tatil haklarını kullandırdığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere Sorgun Tatil Köyünde bulunan D.81 ve D.82 nolu dairelerde 31.12.2023 tarihine kadar geçerli olmak üzere her yılın 33 ve 34. Haftası için kazanılmış olan devre tatil haklarının hükmen tespiti suretiyle devre tatil haklarının belirtilen dönemlere kadar aynı şartlarla kullandırılmaya devam ettirilmesinin ve belirtilen dönemlerde mezkur daireye davalıların ve üçüncü şahısların her türlü müdahalesinin önlenmesi, davalılarca 2004 yılında kullandırılmayan devre tatil hakları için şimdilik 7.135 TL. Maddi tazminat ve 15.000 TL manevi tazminat alacağının ağustos 2004 tarihinden itibaren kısa vadeli reeskont kredi faizi ile ödetilmesini istemişlerdir. Yargılama sırasında davasını ıslah ederek sözleşmenin iptali ile ödenen sözleşme bedeli ve her yıl ayn nitelikte tatil köyünde tatil yapmaları durumunda harcayacakları bedel için 30.376,00 TL maddi tazminat talep etmiştir.
Davalı ...Ş, tesisin diğer davalı tarafından kira sözleşmesine istinaden işletildiğini, bilahere üst hakkının devralındığını, kendilerinin sorumluluğu kalmadığını,kaldı ki devre tatil sözleşmesini dava dışı ... şirketi namına imzaladıkları için kendilerine husumet düşmeyeceğini savunmuş, diğer davalı ... devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, daha önce kira sözleşmesine istinaden devre tatil hakkını kullandırdığını, üst hakkını devralarak burada tesisi inşaa ettiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporu doğrultusunda Sözleşmenin feshine ve manevi tazminat isteminin kabul edilmemesine ilişkin önceki hüküm kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,tazminat miktarı yönünden davanın kabulüne, 16.054,94 tl tazminat tutarının davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm; davacılar ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacıların tüm temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dairemizin 21.4.2011 tarihli bozma ilamı ile kararı temyiz eden davalının vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazları incelenmemiş ise de davalının ilk kararı maddi tazminata ilişkin vekalet ücreti konusunda temyiz ettiği dikkate alındığında manevi tazminata ilişkin ilk karar kesinleştiğinden davalının bu yöndeki temyizi dikkate alınmamış olup, mahkemece maddi tazminat davasının kısmen kabulünden dolayı kendisini davada vekil ile temsil ettiren davalılar yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.718,52 TL nisbi ücreti vekalete hükmedilmesi gerekirken, davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.’ nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent gereğince hüküm fıkrasına madde eklenerek ""Davalılar, bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesap ve takdir olunan 1.718,52.TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine""cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 3.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.