5. Hukuk Dairesi 2012/19382 E. , 2013/3097 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında, davacıya ait taşınmazdan yasal oranın üzerinde imar düzenleme ortaklık payı kesildiği ve davacıya eksik hisse verildiği iddiası ile açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve davacıya ait yapı ve ağaçların imar uygulaması sırasında başkası adına tapulu taşınmaz üzerinde kalması nedeniyle bedellerinin tahsili davasının ... yönünden idari yargının görevi dahilinde olduğundan bahisle ve ... aleyhinde açılan davanın ise dinlenme olanağı olmadığı gerekçesi ile reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla duruşma için belirlenen 26.02.2013 günü temyiz eden davacı vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden aleyhlerine temyiz olunan davalıların yokluklarında duruşmaya başlanarak davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, imar uygulaması sırasında, davacıya ait taşınmazdan yasal oranın üzerinde imar düzenleme ortaklık payı kesildiği ve davacıya eksik hisse verildiği iddiası ile açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve davacıya ait yapı ve ağaçların imar uygulaması sırasında başkası adına tapulu taşınmaz üzerinde kalması nedeniyle bedellerinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ... hakkında açılan davada idari yargının görevi dahilinde olduğundan bahisle dava dilekçesinin reddine, ... aleyhinde açılan davanın ise dinlenme olanağı olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1) Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu 107625 m2 yüz ölçümlü 926 ada 38 parsel sayılı taşınmazın 1040 m2"lik hissesini davacının 1972 yılında satın almak suretiyle iktisap etmesinden sonra, taşınmazda, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1981/821 - 1982/231 sayılı kararı uyarınca Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından yapılan ifraz işlemi sonucu yüz ölçümünün 75654 m2"ye, davacıya ait hissenin ise 731,08 m2"ye düştüğü ve davalı Belediyece yapılan imar uygulamasında tapudaki 731,08 m2"lik yüz ölçüm esas alınıp %35,67 oranında Düzenleme Ortaklık Payı kesilerek geri kalan payın imar parsellerine şuyulandırıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda; davacıya ait hisse miktarının eksilmesinin davalı Belediyece yapılan imar uygulaması işleminden kaynaklanmadığı gibi davalı Belediyenin taşınmaza kamulaştırmasız el atma olarak nitelendirilecek şekilde, 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinde belirtilen yasal imar düzenleme ortaklık payı kesintisini aşar miktarda bir kesinti yapmadığı anlaşıldığından, 16.05.1956 gün 1/6 ve 11.02.1959 gün 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları uyarınca taşınmazın aynına ilişkin olan bu davada Adliye Mahkemelerinin görevli olduğu dikkate alınarak ... hakkında açılan davanın esastan reddi yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Davacının hissedar olduğu taşınmazda 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılan imar düzenleme işleminde, davacıya ait yapı ve ağaçların ... adına kayıtlı taşınmazda kaldığı anlaşılmıştır.
3194 sayılı İmar Kanununun 18/9. maddesinde "Düzenleme sırasında plan ve mevzuata göre muhafazasında mahzur bulunmayan bir yapı, ancak bir imar parseli içinde bırakılabilir. Tamamının veya bir kısmının plan ve mevzuat hükümlerine göre muhafazası mümkün görülemeyen yapılar ise birden fazla imar parseline de rastlayabilir. Hisseli bir veya birkaç parsel üzerinde kalan yapıların bedelleri, ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmedikçe ve aralarında başka bir anlaşma temin edilmedikçe ve şüyuu giderilmedikçe, bu yapıların eski sahiplerince kullanılmasına devam olunur." hükmü yer almakta olup, davacının ..."a ait taşınmaz üzerinde kalan yapı ve ağaçların bedelinin, adı geçen davalıdan tahsili gerektiği düşünülmeden, ... hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 990,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.