Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1638
Karar No: 2014/4072
Karar Tarihi: 03.04.2014

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/1638 Esas 2014/4072 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/1638 E.  ,  2014/4072 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ...Köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre taşınmazın adına tescili talebiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile (H) harfi ile gösterilen 755,65 m² kısmın davacı adına tapuya tesciline ilişkin verilen hüküm, davalı ... ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.11.2009 gün ve 2009/16184 - 16071 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “....20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülerek tapuya tescili istenen taşınmazların, Kadastro Kanununun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar - ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun en eski tarihli hava fotoğrafı ile memleket haritaları ve dava tarihinden ya da kadastro tesbit tarihinden 15 - 20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli hava fotoğrafları ve bu fotoğrafların yorumlanması ile üretilen memleket haritalarında incelenerek taşınmazın niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun kesin olarak belirlenmesi, ayrıca; kadastro paftasında 169 numaralı parselin yakınında bulunan taşınmazların orman olarak bırakıldığının dikkate alınması...” gereğine değinilerek bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, çekişmeli taşınmazın orman olarak tescil harici bırakıldığı, orman kadastrosunun kesinleşme tarihine kadar zilyetliğin işlemeyeceği, orman tahdidinin kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm ... tarafından, Medenî Kanunun 713/6. maddesi gereğince yapılan karşı tescil talebine ilişkin temyiz temyiz edilmesi üzerine bu kez Dairenin 03/12/2012 tarihli ve 2012/6522 E. - 2012/13799 K. sayılı kararı ile ikinci kez bozulmuştur.
    Hükmüne uyalan bozma kararında özetle; "Dava, Medenî Kanunun 713. maddesi gereğince açılan tescil davası niteliğinde olduğu, aynı maddenin 6. bendi gereğince davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebileceklerinden ve davalı ... vekilinin 25/01/2008 tarihli dilekçe ile taşınmazın ... adına tescilini talep ettiğinden, mahkemece davalı Hazinenin Medenî Kanunun 713/6. maddesi gereğince istemde bulunduğu karşı tescil talebi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar vermesi gerekirken bu hususta hüküm kurulmamış olması usûl ve kanuna aykırı olup hükmün bu yönüyle bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de; uzman orman bilirkişi kurulu tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan ve zilyetlikle iktisap edilebilecek yerlerden olduğu anlaşıldığına göre mahkemece yanlış değerlendirme sonucu davanın reddi yönünde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı ise de, bu husus temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamış ” olduğuna değinilerek bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, 2010/133 Esas - 2011/489 Karar sayılı davanın reddine dair kararın bozma sebebi yapılmaması sebebi ile kesinleşmiş olduğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına, TMK 713/6. maddesi gereğince davaya konu... İli, ... İlçesi, ...Köyü, ... Mevkiinde bulunan 755,65 m² alanlı fen bilirkişisinin 07/01/2008 tarihli raporuna ekli krokide (H) harfi ile gösterilen taşınmazın tarım arazisi niteliği ile davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre; dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 24/08/2006 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu 1975 yılında yapılmış ve ilân edilerek kesinleşmiştir.
    İncelenen dosya kapsamında, asliye hukuk mahkemesinin 30.09.2011 tarihli ve 2010/133 E. - 2011/489 K. sayılı ilâmı ve davalı Hazinenin 16.01.2012 havale tarihli temyiz dilekçesi davacı vekilinine usûlüne uygun tebliğ ediği halde, davacı veya davacı vekili tarafından temyiz edilmeyerek davacı aleyhine verilen hüküm kesinleşmiştir. Bu durum davacıya, 20. Hukuk Dairesinin 03/12/2012 tarihli ve 2012/6522 E. - 2012/13799 K. sayılı bozma kararından sonra mahal mahkemesince verilmiş olan kararı temyiz etme hakkı vermez. Bu nedenle, davacı ..."in yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 03/04/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi