Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/3780 Esas 2010/16313 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçluya ödeme emri 10.08.2009 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu 11.08.2009 tarihinde icra mahkemesine süresi içerisinde imza itirazında bulunmuştur. Borçlu, icra mahkemesine 14.10.2009 tarihinde vermiş olduğu dilekçe ile de, takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı yönünden takibin iptalini talep etmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu, takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin zamanaşımı itirazlarını, ödeme emrinin tebliği üzerine İİK"nun 168/5. maddesi uyarınca yasal 5 günlük süre içerisinde yapmak zorundadır. Somut olayda borçlunun zamanaşımı itirazı süresinde olmadığından zamanaşımı itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi doğru değildir. Diğer yandan borçlu tarafından takip dayanağı çekteki imzaya süresi içinde itiraz edilmiştir. Mahkemece,  imza itirazı hususunda yöntemince inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da  isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),  22.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.