Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/6982 Esas 2022/5694 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, 6136 sayılı Yasaya aykırılık, tehdit
...
...

Gereği görüşülüp düşünüldü:
18 yaşından küçük olan mağdurun, 19.02.2014 tarihli celsede, CMK.nın 234/2. ve 236/3. maddelerine aykırı olarak vekili ve pedagog bilirkişisi hazır olmaksızın beyanının alınması, telafisi mümkün olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1)Sanıklar hakkında silahla tehdit suçundan verilen beraat hükmüne yönelik Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
Ceza Genel Kurulu'nun 25.10.2018 gün ve 2016/7-127 Esas, 2018/482 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 5271 sayılı CMK'nın 225/1. maddesine göre, hükmün konusu iddianamede gösterilen fiil olduğu, "Yargılamayı yapan mahkemenin fiilin hukuki niteliğini takdirde iddia ve savunmalarla bağlı olmadığı, Kanunun açık ve kesin olan bu hükmü karşısında, mahkemece sanığın yargılama sonucunda sabit kabul edilen fiilinin hukuksal niteliğine göre hüküm kurulmakla yetinilmesi gerekirken, fiil nitelik yönünden üçe bölünerek, aynı fiilden dolayı üç ayrı mahkumiyet kararı verilmesi Ceza Muhakemesi Kanununa aykırılık oluşturacaktır.
Sanıklardan ...,...'ın olay tarihinde, yanlarında diğer sanık ... da bulunduğu halde, evlerinden daha önce hırsızlık yapması nedeni ile tanıdıkları mağdur ...'i gördükleri, mağdurun kaçması üzerine...'un havaya ateş ederek mağduru durdurmaya çalıştığı, yaşanan kovalamaca sonucu sanıkların yakaladıkları mağduru zorla araca bindirerek uzaklaştıkları olayda da, sanıkların eyleminin, kül halinde 5237 sayılı TCK'nın 109/2, 109/3-a,b maddelerinde yer alan birden fazla kişi ve silah ile cebir uygulamak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu ./..
S/2

oluşturduğu, silahla tehdit eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsuru olup ayrı bir suç olarak değerlendirilmeyeceği anlaşılmakla; mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, Cumhuriyet Savcısının, sanıkların atılı suçu işlediği sabit olmasına rağmen haklarında beraat kararları verilmesinin hukuka aykırı olduğuna dair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2)Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebi hakkında yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3)Sanıklar hakkında, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz talebi hakkında yapılan incelemede;
Atılı suça ilişkin sadece sanıklar... ve ... müdafinin temyiz talebinin bulunduğu, sanık ... hakkında atılı suçtan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin sanığın ve Cumhuriyet savcısının temyiz talebinin bulunmadığı anlaşılmakla, sanıklar ... ve... hakkında kurulan hükümlerle sınırlı olarak yapılan incelemede;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; olay tarihinde 18 yaşından küçük olan mağdur ...'in öncesinde, kardeş olan sanıklar... ve ...'ın evinden hırsızlık yaptığı, olay günü de sanıkların silahla havaya ateş etmek ve kovalamak suretiyle yakaladıkları mağduru, çaldığı malları geri getirmesini sağlamak amacı ile mağduru zorla götürerek alıkoydukları olayda,
a)Mağdurun olay tarihinde 18 yaşından küçük olduğu ve sanıkların mağdura yönelik eylemini, temyiz dışı sanık ... ile birlikte işledikleri sabit olmasına rağmen, sanıklar hakkında 109/3-f maddesinin uygulanması ve TCK'nın 3. ve 61. maddeleri gereğince haklarında temel ceza belirlenirken, aynı Kanunun 109/3-a,b,f maddesindeki birden fazla nitelikli halin gerçekleştiği gözetilerek, temel hapis cezasının alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b)Sanıklar ... ve...'un atılı suçu, mağdurun evlerinden hırsızlık yapmasına duydukları öfke ile işledikleri anlaşılmakla; sanıklar hakkında atılı suçtan cezalandırma yapılırken, TCK 29. maddesi gereği haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
c)Mağdurun alıkoyulduğuna ilişkin ihbarın, henüz mağdur serbest bırakılmadan yapıldığı olay tutanağı ile sabit olup, bu suretle soruşturma başladıktan sonra sanıkların mağduru serbest bırakma iradesi gösterdikleri anlaşılmakla sanıklar hakkında tayin edilen cezalardan TCK’nın 110. maddesi gereğince indirim yapılmaması gerektiğinin gözetilmemesi,
../...
S/3

d)TCK.nın 54/3. maddesi gereğince müsadere kararının işlenen suça nazaran daha ağır ve hakkaniyete aykırı sonuçlar doğuracağı gözetilmeden, orantılılık ilkesine aykırı biçimde suçta kullanılan ... plakalı aracın sanık ...'a iadesine karar verilmesi yerine yazılı şekilde müsaderesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA,
4)Sanıklar hakkında, mağdur ...'ye yönelik tehdit suçundan verilen beraat hükmüne yönelik Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanıklar ...ve ... hakkında, mağdur ...'ye yönelik tehdit suçundan açılmış bir dava bulunmadığı anlaşılmakla, bu hususta zamanaşımı süresince işlem yapılması mümkün görülmüştür.
Sanık ...'un mağdur ... ye yönelik tehdit eylemi hürriyeti tahdit suçunun mağduru dışında üçüncü bir kişiye yönelik yapılan cebir ve tehdit eylemi, hürriyeti tahdit suçunun unsuru olmayıp, ayrı bir suç oluşturacağından; sanıkların mağdurun, 18 yaşından küçük olan oğlu ... 'i zorla götürerek alıkoydukları sırada, mağduru ... nolu telefondan arayarak "Oğlunun çaldığı malları getirin, yoksa oğlunu öldürürüz" demek suretiyle tehdit ettiklerinin iddia edilmesi, sanıkların savunmalarında bu numarayı kullanmadıklarını belirtmeleri ve dosya kapsamında söz konusu hattın sanıklara ait olduğuna ya da sanıklar tarafından kullanıldığına dair bir tespitin de bulunmaması karşısında; aranıldığı iddia edilen ... nolu telefon hattının suç tarihinden öncesi ve sonrasına ilişkin arama, aranma, mesaj alma, mesaj atma ve baz istasyon bilgilerini gösterir şekildeki suç tarihinden geriye dönük bir aylık HTS kayıtları dosyaya getirtilip hattın kim tarafından kullanıldığı araştırılmadan, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321 maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.