Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/2576 Esas 2019/630 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2576
Karar No: 2019/630
Karar Tarihi: 21.02.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/2576 Esas 2019/630 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, sıra cetvelinde kendisine birinci sırada pay ayrılan davalının gerçek bir alacağı olmadığını ve takibin dayanağı olan senedin muvazaalı olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptaliyle müvekkiline birinci sırada pay ayrılmasını talep etmiştir. Davalı ise, davacıyla takip borçlusu arasında akrabalık ilişkisi bulunduğunu ve muvazaalı senet düzenleyerek takibe koyduklarını savunmuştur. Mahkeme, davalının takip ve haciz tarihinin davacıdan önce olduğunu ve söz konusu muvazaa iddiasının yerinde olmadığını gerekçe göstererek davanın reddine karar vermiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, ancak temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve hüküm onanmıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu'nun 165. maddesi (Alacaklılık şartları)
- İcra ve İflas Kanunu'nun 89. maddesi (Takipsizlik kararı)
- Medeni Usul Hukuku Genel Hükümler Kanunu'nun 286. maddesi (İspat araçları)
23. Hukuk Dairesi         2016/2576 E.  ,  2019/630 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, sıra cetvelinde kendisine birinci sırada pay ayrılan davalının, gerçek bir alacağı bulunmadığını, takibinin dayanağı olan senedin muvazaalı olduğunu, ayrıca müvekkilinin haczinin daha önce olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptaliyle müvekkiline birinci sırada pay ayrılmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ile takip borçlusu arasında akrabalık ilişkisi bulunduğunu, muvazaalı senet düzenleyerek takibe koyduklarını, müvekkilinin alacağını tahsil etmesini engellemek amacıyla söz konusu davanın açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davalı tarafın, takip ve haciz tarihinin davacıdan önce olduğu, somut olayda hacze iştirek koşullarının oluşmadığı, muvazaa iddiasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.