Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlattığı takibe karşı borçlunun yasal süresi içerisinde icra mahkemesine borca ve ferilerine itiraz ettiği görülmüştür. Bu tarihten sonra 12.08.2009 tarihli haciz  sırasında borçlu borcu kabul ettiğini, itirazı olmadığını belirtmiştir. Mahkemece yapılan yargılama aşamasında, 9.11.2009 tarihli celsede duruşmanın 29.01.2010 tarihine bırakılmasına karar verilmiş olup alacaklı vekilinin haciz zaptındaki borcun kabulünden bahisle davanın konusuz kaldığını bu nedenle dosyanın bilirkişiye tevdiine gerek olmadığını açıklayarak mahkemeye verdiği 09.11.2009 tarihli dilekçesi üzerine mahkemece usul hükümlerine aykırı olarak muteriz borçlu gıyabında duruşma günü beklenmeksizin 10.11.2009 tarihinde davanın konusuz kaldığından bahisle red kararı verilmesi isabetsiz olup mahkeme kararının tarafların huzuru ile yeniden yargılama yapılmasını teminen bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.