8. Hukuk Dairesi 2017/13470 E. , 2019/4998 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf istemin talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kısmen kaldırılmasına ve açılan davanın kabulüne karar verilmiş, bu kez de hükmün duruşmalı yapılması suretiyle Yargıtayca incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak davacı vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 14.05.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden ... bizzat ve vekili Avukat ... ve Avukat ... geldiler. Karşı taraftan gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde eşlerin birlikte satın aldıkları 12 ve 16 no meskenler ile 1 nolu dükkan ve 4 parse de kayıtlı arsa niteliğinde taşınmaz olmak üzere toplam dört adet taşınmazın tapuda davalı adına tescil edildiğini, bu taşınmazlardan 12 no mesken ve 4 parsel sayılı taşınmazın davacının bilgisi olmadan davalı tarafından elden çıkarıldığını izah ederek edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesini, alacak hakkına mahsuben 16 no meskenin davalı adına olan kaydının iptali ile davacı adına tescilini, bu talep yerinde görülmediği takdirde fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 75.000,00 TL"nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, davacının tapu iptal ve tescil isteminin reddine, 16 nolu taşınmaza yönelik davasının kısmen kabulü ile 27.370,00 TL katılma payı alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bahse konu alacağa karar tarihi itibariyle faiz yürütülmesine, diğer taşınmazlara ve fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, 4 parsel sayılı taşınmaza yönelik istinaf talebinin esastan reddine, 12 ve 16 nolu meskenlerdeki katılma alacağına yönelik istinaf talebinin kabulüyle ilk derece mahkemesinin kararının kısmen kaldırılmasına karar verilerek davacının tapu iptal ve tescil talebinin reddine, 4 parsel sayılı taşınmaz ile 1 nolu dükkana yönelik katılma alacağı talebinin reddine, 12 ve 16 nolu meskenlerdeki katılma alacağı davasının kabulüyle 75.000,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davacı vekili ve davalı vekili Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz yoluna başvurmuştur.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin tüm ve davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davacı vekilinin 12 nolu mesken yönünden temyiz itirazlarına gelince;
Dosya kapsamındaki bilgi, belge ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde tasfiyeye konu edilen 12 nolu meskenin eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 13.04.2009 tarihinde davalı kadın adına tapuya tescil edildiği, mesken alımında davalı adına 65.000,00 TL konut kredisi çekildiği, boşanma davası açılmadan kısa süre önce meskenin üçüncü kişiye devredildiği, devir tarihi itibariyle meskenin değerinin 74.990,00 TL olduğu ve ele geçen paranın 19.771,18 TL"si ile kalan banka kredi borcunun kapatıldığı anlaşılmaktadır. Bölge Adliye Mahkemesince davalının banka borcunu kapattıktan sonra geri kalan 55.218,82 TL"den yola çıkılarak hesaplama yapılması doğru ise de devir tarihindeki bu para değeri üzerinden katılma alacağının tespiti hatalı olmuştur.
Edinilmiş malların, kural olarak tasfiye anındaki (TMK mad. 227/1 ve 235/1), sürüm (rayiç) değerleri (TMK mad. 232 ve 239/1. m) hesaba katılır. Yargıtay ve Dairemizin uygulamalarına göre, tasfiye tarihi karar tarihidir. Somut olayda 55.218,82 TL paranın tasfiye tarihi itibariyle değeri belirlendikten sonra davacının katılma alacağının hesaplanması gerekir. Bölge Adliye Mahkemesince konusunda uzman bilirkişiden rapor aldırılarak 55.218,82 TL paranın tasfiye tarihi (bozma ile güncelliğini yitireceğinden bozmadan sonra verilecek karara en yakın tarih) itibariyle sürüm (rayiç) değeri tespit ettirilip, talep miktarı ve müktesep haklar gözetilerek oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bu yönden bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK"nin 371. maddesi uyarınca bu sebepten dolayı BOZULMASINA, davalı vekilinin tüm ve davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1). bentte gösterilen nedenle reddine, HMK"nin 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 1.281,25 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 3.842,25 TL"nin temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 14.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.