Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/5129 Esas 2013/9413 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5129
Karar No: 2013/9413

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/5129 Esas 2013/9413 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, babasının mirasında bulunan parselin miras muvazaası sonucu davalıya devredildiğini belirterek tapu iptali ve tescil davası açmıştır. Davacının kardeşleri ve davalının tanıkları arasında yapılan bilgi alışverişinden sonra mahkeme, temkinli davranarak davanın reddine karar vermiştir. Yerel mahkeme kararı, davalı vekilinin temyizi sonucu bozulmuştur.
Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2013/5129 E.  ,  2013/9413 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BEYKOZ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 19/12/2012
    NUMARASI : 2011/217-2012/717

    Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.          
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir
    Mahkemece,  muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; miras bırakan, davacının babası O.. N..A.."ün arsa vasıflı 240 parsel sayılı taşınmazdaki payını dava dışı eşi Ş.A..e 03.09.2007 tarihinde ölünceye kadar bakma akti ile devrettiği, Ş..nin de çekişmeli payı 14.02.2011 tarihinde dava dışı oğlu M..A.."nün eşinin yeğeni davalı R..e satış suretiyle temlik ettiği,  davacının anılan işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, eldeki davayı açtığı, Ş..nin 15.03.2011 tarihinde ölümüyle geriye mirasçı olarak davacı ve dava dışı kardeşleri M.. ve F..ın kaldığı anlaşılmaktadır.
    Davacı tanık olarak eşi, kayınvalidesi ve oğlunu, davalı ise miras bırakanın diğer çocukları, davacının kardeşlerini tanık olarak bildirmişler. Davacı tanıkları, temlikin muvazaalı olduğu yönünde beyanda bulunurken, davacının kardeşi davalı tanıkları ise miras bırakanın taşınmazdaki payını 550.000,00-TL"na sattığını, satış parasından kendilerinin 100.000,00-TL aldığını, davacıya da 100.000,00-TL verildiğini hatta davacının, bu parayı aldığının yakınları tarafından duyulmasını istemediğini bildirmişlerdir. Davanın kabulü halinde mirasçı sıfatıyla taşınmazdan pay alabilecek mirasçıların beyanına itibar edilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Bilindiği ve TMK"nun 6. maddesinde düzenlendiği üzere herkes iddiasını ispat etmekle mükelleftir. Davacının kardeşlerinin beyanlarından davalıya yapılan temlikin gerçek satış olduğu murisin mal kaçırma amacı ile hareket etmediği sonucuna varılmaktadır.
    Hal böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalı vekilinin, temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.06.2013  tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.