7. Hukuk Dairesi 2016/14257 E. , 2016/9730 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
YARGITAY İLAMI
Davacı vekili. Dairemizin 05/03/2015 gün ve 2015/7506 - 2015/3472 E.K sayılı Onama kararının maddi hataya dayandığını ileri sürerek, maddi hatanın giderilmesi isteğinde bulunmuştur.
Dairemiz kararında maddi hata yapıldığına dair dilekçede; dosya kapsamında yer alan delillere göre, davacının daha önce ilave tediye alacağının hüküm altına alındığını, ikinci kez alacak talep ettiği bu davada muvazaa olmadığından bahisle reddinin ve bu ret kararın onanmasına dair Daire kararının maddi hataya dayandığını ileri sürerek onama kararının kaldırılmasını ve yerel mahkeme kararının bozulmasını talep ettiği görülmüştür.
Dosya ve ekleri ile davacı vekilinin maddi hata talepli dilekçesinin incelenmesinde, davacının davalıya ait hastanede 2009 yılından beri temizlik işçisi olarak alınmasına rağmen her türlü işin yaptırıldığından bahisle .... İş Mahkemesinin 2014/429 Esas ve 2014/381 Karar sayılı dosyasında ilave tediye talepli davasının işverenler arasında muvazaanın varlığı kabul edilerek 4.500,00TL ilave tediye ücretinin davacıya ödenmesine karar verildiği; bu kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2014/23980 -2014/24835 E.-K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği sabittir. Davacının bu davadan sonraki dönem yönünden talep ettiği ilave tediye talepli davanın “işyerinde iş sözleşmesi ile çalışan davacı işçinin tanık beyanlarında ifade edilen ve dosya kapsamından anlaşılan fiilen yaptığı iş temizlik işi olup, temizlik işini yapan işçilerin muvazaaya dahil olmadığı, temizlik işçisi olarak çalışan davacının üniversitenin işçisi sayılmasının mümkün olmadığı sabit olup ilave tediye alacağının da bulunmadığı” gerekçesiyle reddedilmesi hatalı olup, Dairemizin anılan onama kararının maddi hataya dayandığı görülmekle ortadan kaldırılmalı, davacının 25.12.2014 tarihli karara yönelik temyiz itirazları yeniden incelenmelidir.
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili; davacının 19/08/2009 yılından itibaren değişen taşeron firmalar vasıtasıyla davalı Rektörlüğe bağlı Tıp Fakültesinde hastanenin asıl işleri kapsamında aralıksız çalıştığını, hastane personelinin... ve talimatları çerçevesinde yaptırıldığını, davalı ile taşeronlar arasındaki sözleşmeye göre üstlenilen işin temizlik işçiliği olduğunu, müvekkilinin üniversitenin asıl işlerinde görev aldığını, bu sebeple davalı ile taşeron firmalar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu, bu durumun... tarafından tespit edildiğini ve söz konusu rapora itiraz edildiğini,... 4. İş Mahkemesinin 2009/258 Esas, 2010/107 Karar sayılı kararının onandığını, 4857 sayılı İş Kanununun 2/7 maddesine göre başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi gibi hukuki ve sosyal haklara sahip olması gerektiğini, 6772 sayılı kanun gereği ilave tediye ödenmesine hak kazandığını, hak edilen ek tediye ücretlerinin ödenmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının alt işveren işçisi olup 5538 sayılı yasanın 18. maddesi ile 4857 sayılı yasanın 2. maddesine eklenen 8. ve 9. fıkralar nedeniyle davalı kurumdan her hangi bir talepte bulunamayacaklarını, davacı ile ... arasında bir hizmet akdi bulunmadığını, işçi alınması, işçi çıkarılması işçi özlük haklarının tümünün ödenmesi gibi sorumluluklardan müteahhit firmanın sorumlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının açtığı ilk davanın onanması ile davalı Üniversite ile taşeron şirketler arasında muvazaalı iş ilişkisi bulunduğu kabul edildiğinden, davacı 4857 sayılı İş Kanunu 2.maddesi 7.fıkrası gereği baştan itibaren asıl işverenin işçisi sayılmıştır. Davacı açtığı bu ek dava ile ilk dava sonrası ödenmeyen ilave tediye alacağı talebinde bulunmuştur. Davacı baştan itibaren asıl işveren işçisi sayıldığından muvazaalı iş ilişkisini takip eden dönem ihalelerinde alındığı yardımcı hizmet işlerinde veya kanunla cevaz verilen hastanenin asıl işlerinde çalıştırılsa bile hem ilk Mahkeme kararı ile kesin hüküm niteliğinde hukuki ilişki tespit edildiğinden ve hem de asıl işveren kendi işçisini alt işverene devrettiğinden muvazaalı ilişkinin varlığı ve davacının yine asıl işveren işçisi olduğu kabul edilecektir.
Mahkemece yerinde olmayan gerekçe ile ilave tediye alacağının reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 05/03/2015 gün ve 2015/7506 - 2015/3472 E.K. nolu onama kararının KALDIRILMASINA, temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 02.05.2016 gününde oybirliğiyle KESİN karar verildi.