16. Hukuk Dairesi 2014/1719 E. , 2014/1145 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SARIKAMIŞ KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/03/2012
NUMARASI : 2007/344-2012/20
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında K.. Köyü çalışma alanında bulunan 121 ada 40, 137 ada 4, 7, 49 ve 59 parsel ile sayılı sırasıyla 7.708.13, 14.840.77, 7.909.09, 32.848.55 ve 4.463.71 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, 4753 sayılı toprak tevzi çalışması sonucu oluşan tapu kaydı nedeniyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı C.. K.., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda HMK"nın 324 ve 3402 sayılı Yasa"nın 36/1. maddesi uyarınca davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3402 sayılı Yasa"nın 36. maddesi ve 6100 sayılı HMK"nın 324. maddesi gereğince taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Belirtilen maddelerin uygulama alanı bulabilmesi için; dosyanın keşfe hazır hale gelmesi ve yapılması öngörülen keşfin gün ve saatinin belirlenmesi zorunludur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 324/2 ve Kadastro Kanunu"nun 36/1. maddeleri gereğince taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilecek, aksi halde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacaktır. Bu durumda verilen karar davanın esasına ilişkindir ve taraflar arasında kesin hüküm oluşturur. 6100 sayılı Kanun"un 120. maddesine göre ise davacı, yargılama harçları ile Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. 6100 sayılı HMK"nın 114/1-g maddesi gereğince gider avansının yatırılmamış olması dava şartı eksikliğidir ve bu halde aynı Yasa"nın 115/2. maddesine göre davanın usulden reddine karar vermek gerekir. Açıklamalar ışığında somut olayda; mahkemece hükme esas alınan ara kararında hem 6100 sayılı HMK"nın 120/2. maddesine hem de 324. maddesine değinilerek gider avansının verilen süre içinde ödenmesine karar verilmiştir. Verilen bu kesin sürenin gereklerinin yerine getirmemenin müeyyidesinin ise "yatırılmaması halinde keşif ve tanık beyanından vazgeçmiş sayılacağı ve davanın reddine karar verileceğinin” olduğu belirlenmiştir. Gerçekten de, davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde belirlenen ara karara riayet edilmediği anlaşılmakta ise, hükme esas alınan ara kararda hem gider avansına ilişkin HMK"nın 120. maddesi, hem de delil avansına ilişkin HMK"nın 324. maddesine yer verilmiştir. Oysa, HMK"nın 120.
maddesinde öngörülen gider avansına ilişkin kesin süreye uyulmamanın sonucu davanın “usulden reddi” olduğu halde, HMK"nın 324. maddesinde öngörülen delil avansına ilişkin kesin süreye uyulmamanın sonucu ise davanın “esastan reddi”ni gerektirmektedir. Böylece mahkeme tarafından HMK"nın gider avansına ilişkin hükümleriyle, delil avansına ilişkin HMK"nın 324. maddesi ve Kadastro Kanunu"nun 36. madde hükümleri birbirine karıştırılmış olup, yöntemine uygun şekilde verilmeyen ve sonuçları doğru şekilde açıklanmayan kesin süreye dayanılarak karar verilemez. Hal böyle olunca mahkemece öncelikle keşif gün ve saati de belirlenerek, davacı tarafa keşif giderlerini yatırması için HMK"nın 324. maddesine göre özel hüküm niteliğinde olan 3402 sayılı Yasa"nın 36. maddesine uygun şekilde yeniden yöntemine uygun ve makul bir süre verilmeli, kesin mehle uymamanın sonuçları yöntemince ve ispat külfeti kendisine düşen taraflara ihtar edilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Usulüne uygun olmayan ara karara dayanılarak yazılı gerekçeyle hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 12.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.