![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2019/4639
Karar No: 2021/321
Karar Tarihi: 08.02.2021
Danıştay 10. Daire 2019/4639 Esas 2021/321 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4639
Karar No : 2021/321
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Kozmetik Züccaciye Tekstil Tem. Mad. İnş. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı davanın reddi yolundaki kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, 1 işçiye ait işe giriş bildirgesi ile 2012/10-12, 2013/01-12, 2014/01-02 dönemlerine ait aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde Kuruma verilmediğinden bahisle 36.330,00 TL idari para cezası ile tecziyesine ilişkin Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü İzmit Sosyal Güvenlik Merkezinin ... tarih ve ... sayılı işleminin, aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde verilmediğinden bahisle uygulanan 34.188,00 TL'lik kısmına yapılan itirazın reddine dair ... tarih ve … sayılı komisyon kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; davacı şirkete ait işyerinde 04/02/2014 - 05/02/2014 tarihlerinde yapılan fiili tespitler sonucunda hazırlanan 26/02/2014 tarihli araştırma - inceleme raporunda davacı şirkete ait işyerinde 16 çalışanın olduğu, 15 kişinin sigortalı olarak bildirildiği, M.K. isimli kişinin sigortalı olarak beyan edilmediği, anılan kişinin başka bir kişiye ait inşaat işyerinde sigorta kaydının bulunduğunun görülmesi üzerine alınan ifadesi sonucunda tutulan İşyeri Durum Tespit Tutanağında davacıya ait işyerinde reyon sorumlusu olarak çalıştığı, inşaat işlerinden anlamadığını beyan ettiği ve anılan tutanağı da imzaladığı, bu durumda, davacı şirkette çalıştığı tereddütsüz olarak tespit edilen M.K. isimli şahsın kayıt dışı çalıştırıldığı dönemlere ait aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi için verilmemesi nedeniyle tesis edilen idari para cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, idari para cezasına konu … isimli kişinin şirket ortağına ait iş yerinde çalıştığı, anılan kişinin mahkemeye verdiği dilekçenin dikkate alınmadığı, işleme esas alınan olayla ilgili hiçbir delil bulunmadığı, idari para cezası itiraz komisyonu kararında erken ödeme indiriminden yararlanılabileceğine dair ibareye yer verilmediği, uyarının yer almamasının tebliğ işlemini sakatladığı, idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY_TETKİK_HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulunun 07/03/2019 tarih ve 2019/24 sayılı kararıyla Danıştay Onbeşinci Dairesinin kapatılması üzerine Danıştay Onuncu Dairesine gönderilen dava dosyasında, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Dosyanın incelenmesinden; davacı şirketin iş yerine yönelik olarak yapılan şikayet üzerine, sosyal güvenlik denetmeni tarafından 04/02/2014 tarihinde yerinde denetim yapıldığı, çalıştığı görülen 16 kişiden 15'inin sigorta bildirimlerinin yapıldığının tespit edildiği, … isimli kişinin ise şirket ortağına ait özel bina inşaatı nedeniyle sigorta kaydının bulunduğu, ...'un yerel denetim esnasında alınan ifadesinde de inşaat işlerinden anlamadığı ve herhangi bir inşaat çalışmasının bulunmadığını beyan ettiği; davacı tarafından idari para cezasına itiraz dilekçesinde ise; ...'un iş yeri ortağına ait işler nedeniyle zaman zaman getir götür vesaire işler için iş yerine geldiği, muhtemelen bu nedenle iş yerine geldiği zaman denetmenler tarafından beyanının alındığı, iş yeri çalışanı olmadığı, esasen sigortasının bulunduğu, bu nedenle de bu iş yeri için ayrıca sigortalanmadığı itirazında bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta; ... isimli kişinin, şirket ortağına ait iş yerinde 13/10/2012 tarihinden işten ayrıldığı 16/02/2014 tarihine kadar inşaat kalfası statüsünde sigorta kaydının bulunduğu, inşaat kalfası yani beden işçisi olması sebebiyle salt inşaat işi yapma zorunluluğunun bulunmadığı, nitekim idari para cezasına konu kişinin 10/02/2015 havale tarihli dilekçe ekinde mahkemeye verilen beyanında da şirket ortağına ait özel işlerde çalıştığının belirtildiği; tüm bu beyanların birbiri içinde tutarlı olduğu ve bu beyanların aksine bir tespitin sosyal güvenlik denetmeni tarafından ortaya konulamadığı, yerel denetim anında düzenlenen işyeri durum tespit tutanağının işveren yokluğunda düzenlendiği, denetmen tarafından işverenin ifadesi alınmadığı gibi herhangi bir tanık da dinlenilmediği ve çevresel araştırma yapılmadığı, 16 kişinin çalıştığı belirtilen işyerinde 15 kişinin sigorta kaydının bu iş yerinden bildirildiği diğer 1 kişinin sigorta kaydının ise bir başka iş yeri üzerinden olduğu hususunun şüpheye yer vermeyecek biçimde açık olduğu, kaldı ki anılan kişinin 2012/2. ayından beri davacı şirkette çalıştığına yönelik bir tespitin de bulunmadığı görüldüğünden eksik inceleme ve araştırma neticesinde tesis edilen idari para cezası işleminde hukuka uyarlık bulunmadığından davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile aksi yönde oluşan Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.