Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26699
Karar No: 2016/1231
Karar Tarihi: 08.02.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26699 Esas 2016/1231 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık ve müştekinin birlikte zaman geçirdikleri ve alkol aldıkları bir akşamda, müştekinin cep telefonunu büfeye bırakıp sanıkla bir süre ayrıldıktan sonra, sanığın telefonu müştekinin isteğiyle büfeden aldığı ve dolandırıcılık suçunun oluştuğu kabul edilmiştir. Mahkeme, sanığın sair temyiz itirazlarını reddetmiş ancak adli para cezasının gerekçe gösterilmeksizin alt sınırın üzerinde tayin edilmesi ve hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğun yanlış belirlenmesi nedeniyle kararı bozmuştur. Hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla \"120 gün\", \"100 gün\" ve \"2000 TL\" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla \"5 gün\", \"4gün\" ve \"80 TL\" ibaresi eklenmesi, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Kanun'un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün hüküm fıkrasından tamamen çıkarılıp yerine, \"53. Maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın \"c\" bendinde yer alan, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına\" cümlesinin eklenmesi gerekti
15. Ceza Dairesi         2013/26699 E.  ,  2016/1231 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62/1, 52/2, 53, 58. Maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1), (2), ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E2014/140, K2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiğinden koşulları oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Olay günü sanık ve müştekinin birlikte zaman geçirdikleri, akşama kadar gezdikleri ve alkol aldıkları, sonrasında müştekinin şarj edilmek üzere cep telefonunu büfeye bıraktığı, belli bir süre sonra sanığın müştekinin yanından ayrıldığı, sanığın büfeye giderek kendisini müştekinin gönderdiğini belirtip telefonu büfeciden istediği ve büfe görevlisi tarafından telefonun sanığa verildiği, müştekinin telefonu almak için büfeye gittiğinde büfecinin telefonunu arkadaşına (sanığa) teslim ettiğini söyediği olayda, dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/06/2007 tarih ve 2007/10-108-152 sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlardan, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, bunun gerekçelerinin gösterilmesi, dayanılan gerekçelerin de yasal olması ve dosya içeriğiyle örtüşmesi gerektiği halde mahkemece adli para cezasının gerekçe gösterilmeksizin alt sınırın üzerinde tayin edilmesi suretiyle 5327 sayılı TCK"nın 61. maddesine aykırı davranılması,
    2-5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin 1. fıkrasının "c" bendinde yer alan hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğu, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar, üstsoyu ile diğer kişiler yönünden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar sürmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla "120 gün", "100 gün" ve "2000 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla "5 gün", "4gün" ve "80 TL" ibaresi eklenmesi, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün hüküm fıkrasından tamamen çıkarılıp yerine, "53. Maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın "c" bendinde yer alan, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi