
Esas No: 2015/28648
Karar No: 2016/17486
Hırsızlık - İmar kirliliğine neden olma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/28648 Esas 2016/17486 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın hırsızlık suçlarından verilen cezaların temyiz edilemez olduğunu belirtti. İmar kirliliği suçundan kurulan hüküm ise temyiz edilebilir. Ancak, yapılan incelemede suçun sanık tarafından işlendiği ve eylemin doğru olarak nitelendirildiği sonucuna varıldı. Sanıkın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediği için, temyiz başvurusu reddedildi. Mühür bozma suçundan kurulan hükmün ise temyiz edilemediği ve kamu davasının düştüğü belirtildi. Kanun maddelerinin detaylı açıklamaları: 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddeleri, TCK'nın 43. maddesi, 53/1-b maddesi, 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddeleri, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi.
18. Ceza Dairesi 2015/28648 E. , 2016/17486 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ TARİHLERİ : 05/03/2005 - 28/06/2005 - 27/06/2005 - 29/11/2006
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Hırsızlık suçuna ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ..."ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- İmar kirliliğine neden olma suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen imar kirliliğine neden olma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanığın aynı suç işleme kararlılığı içerisinde inşaata devam etmesi ve hakkında iddianame düzenlenmeden önce 2 farklı tutanak tutulması karşısında, TCK"nın 43. maddesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hüküm, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş ise de, infaz aşamasında resen dikkate alınabileceğinden bu hususun bozmayı gerektirmediği,
Anlaşıldığından, sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
3- Mühür bozma suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak
Suçun oluştuğu 05.03.2005 tarihine göre, temyiz süreci içinde sanık yararına olan 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen, yedi yıl altı aylık olağanüstü dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, sanık ..."ın temyiz nedenleri bu sebeple yerinde bulunmakla, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 14.11.2016 günü oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.