Yanlar arasında birleştirilerek görülen vasiyetnamenin iptali, tapu iptali ve tescil; tenkis davası sonunda yerel mahkemece, asıl dava yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ve davalı N.. tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Asıl dava, vasiyetnamenin iptali;birleştirilen dava,tapu iptali ve tescil;olmadığı takdirde,tenkis isteğine ilişkin olup;mahkemece, vasiyetnamenin iptali isteğinin reddine, tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiş,anılan kararın temyizi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi"nce, vasiyetnamenin iptaline ilişkin asıl dava onanmış; birleştirilen dava ise; ,davacılardan B., dışındakilerin tenkis davasının bulunmadığı, tenkis davası yönünden davacB..ve davalıların delillerinin toplanılması, N.. "nin yaptığı işlemin muvazaalı olup olmadığının araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilerek bozulmuş;mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonunda, asıl davanın bozma kapsamı dışında kaldığı gerekçesiyle, yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davada ise;tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden;mirasbırakan İ.A."in kayden paydaşı olduğu 29 ada 133 sayılı parseldeki 756/1512 payını 10.07.1995 tarihinde davalı eşi Z..ya satış suretiyle temlik ettiği , davalı Z. da, 08.03.1996 tarihinde çekişmeli taşınmazdaki payını diğer davalı N.."ye tapuda satış biçiminde devrettiği , mirasbırakanın 25.05.1996 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır.
Davacıların mirasbırakanı B., birleştirilerek görülen dava dilekçesinde, miras bırakanı İ..A.."in 29 ada 133 sayılı parseldeki 756/1512 payını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak aslında bağış olmasına karşın satış biçiminde davalı eşi Z.."ya temlik ettigini onunda ilk evliliğinden olma kızı diğer davalı N.."ye satış suretiyle devredildiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil ; olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuştur.
İddianın özetlenen içeriği ve ileri sürülüş biçimi itibariyle ,birleştirilen davada, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil; olmadığı takdirde, tenkis isteğinde bulunulduğu açıktır.
Her ne kadar, birleştirilen dava, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi"nce, ""tenkis davası"" olarak nitelendirilip hüküm bozulmuş ve mahkemece de, bozma kararına uyularak yeniden tenkise ilişkin hüküm kurulmuşsa da, bozma ilamında hukuki neden, maddi hataya dayalı olarak yanlış nitelendirilmiştir.
Bu durumda , maddi hataya dayalı bozma kararına uyulması hukuki sonuç doğurmaz ve taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşturmaz.
Hal böyle olunca; mahkemece, muris muvazaası yönünden araştırma ve inceleme yapılması, bu istek yerinde görülmezse, tenkis isteğinin gözetilmesi, toplanan ve toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Davacıların, temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 5.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.