Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4518
Karar No: 2021/5545
Karar Tarihi: 13.10.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/4518 Esas 2021/5545 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/4518 E.  ,  2021/5545 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Dava tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı ... ve ..., ... İlçesi ... Köyü"nde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda ... ada ... parsel sayılı 9.649,01 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davalıların ve maliki evvellerinin nizasız fasılasız 20 yıldır malik sıfatıyla zilyet oldukları belirtilerek davalılar adlarına tespit ve tescil edildiğini ancak bu durumun gerçek durumu yansıtmayıp hatalı olduğunu, ellerinde 1981 tarihli tapular olduğunu bu tapuların yalnızca dava konusu taşınmazı değil ... köyü sakinleri adına kayıtlı bine yakın parseli kapsadığını, dava konusu edilen taşınmazın eski tapu kayıtlarında ... ve ... mevki olarak yeni tapularda ise ... mevki olarak geçtiğini, davalıların yıllar boyu dava konusu yeri kullanmalarına engel olduklarını, ekip biçmelerine müsaade etmediklerini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile eşit paylarla adlarına tescilini istemişlerdir.
    Davalılar; ... ... (...), ... ve ..., davacı tarafın iddialarının asılsız olduğunu, tespitin 06.08.1956 tarih 18, 19, 20, 26, 28, 29 nolu tapu kayıtları ve vergi kaydı nedeniyle adlarına yapıldığını, davacıların dava konusu taşınmazın da arasında bulunduğu birçok taşınmaz hakkında önceden dava açıp bu davaları kaybettiklerini, bu dosyaların bu davada kesin hüküm olduğunu, dava konusu taşınmaza uzun yıllardır zilyet oldukların belirtilerek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davacıların dayanak tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazı kapsamadığı ve davacı tarafın davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar Yargıtay 16. Hukuk Dairesince “ yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya yeterli olmadığı, mahallinde 2012 ve 2014 yıllarında iki defa keşif yapıldığı, bu keşiflerdeki beyanlar ile teknik raporlar arasında davacının dayandığı 09.03.1981 tarih 12 nolu tapu kaydının taşınmaza uyup uyumadığı noktasında çelişki olmasına rağmen yeniden keşif yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmediği, mahkemenin gerekçesinde gösterdiği ilk keşifte dinlenilen yerel bilirkişi ve tanıkların davacılar ile aynı köyden olması belirtiminin yeterli olmadığı, davacıların dava dilekçelerinde dayanakları tapu kayıtlarının 1000’e yakın parseli kapsadığını ileri sürmelerine ve dayanak tapu kayıtların sınırlarında isimli dere, yol ve mezarlık gibi sınırlar tarif edilmesine rağmen teknik bilirkişilerin geniş kapsamlı harita düzenlemediği, kadastro haritası ile memleket haritası çakıştırılmak suretiyle askeri haritalar üzerinde isimli dere ve yol gibi yerlerin bulunup bulunmadığının denetlenmediği, dosya kapsamına alınan Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/60 Esas sayılı dava dosyasında düzenlenen teknik bilirkişi raporlarından yararlanılarak çekişmeli taşınmazın söz konusu dosyada nizaya konu taşınmaz içinde kalıp kalmadığının belirlenmediği belirtilerek doğru sonuca ulaşılabilmesi için davacının dayanağı tapu kaydı ile tespite esas alınan tapu kayıtları varsa haritası ve oluşum belgeleri ile birlikte tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte dosyaya getirtilmesi, revizyon görüp görmediklerinin açık ve kesin olarak belirlenmesi, sonrasında mahallinde yaşlı, yöreyi iyi bilen ve tarafsız şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ile üç kişiden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif yapılması, keşif sırasında taraf dayanağı tapu kayıtlarının ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle okunup kayıtta yazılı hudutların yerel bilirkişilerce zeminde gösterilmesi, yerel bilirkişilerin zeminde gösterdiği hudutların teknik bilirkişice harita üzerinde işaretlettirilmesi, kayıtta yazılı olup yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanması, taraf dayanağı kayıtların kapsamının tespit edilmesi, yerel bilirkişi ve tanıklardan tapu kayıtlarının ihdası, intikali, intikali sırasında hudutlarında ve miktarında değişiklik olup olmadığı var ise nedeni, taşınmazı kimin hangi tarihten bu yana ne sıfatla tasarruf ettiği hususlarının sorulup saptanması, bu beyanların komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmesi, teknik bilirkişilere uygulanan kayıtların hudutları ile kapsamını belirtir, keşfi takibe imkan verir kroki hazırlattırılması ve dava konusu taşınmazın 1997/60 Esas sayılı dosyasında nizaya konu olan bölüm içerisinde kalıp kalmadığının belirtilmesi, Asliye Hukuk Mahkemesinin ilgili dava dosyasının somut olayda kesin hüküm veya güçlü delil niteliğinde olup olmadığının tartışılması gerektiğine ” değinilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda çekişmeli taşınmazın davacı tarafın dayanak 09.03.1981 tarih 12 numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle tapuda malik olmayan ... yönünden davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine, ... yönünden davanın kabulüne çekişmeli ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına 1/2 oranında tapuya tesciline karar verilmiş;
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Dosya incelendi gereği görüşüldü.
    Mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulduğu halde, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla, taraflar yararına usuli müktesep hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Hükmüne uyulan bozma ilamında, tapu uygulamasının yetersiz olduğu, çekişmeli taşınmaza hem davacı tarafın dayanak tapu kaydı hem de davalı tarafın dayanak tapu kayıtlarının yöntemince uygulanması, çekişmeli taşınmazın hangi tarafın dayanak tapu kaydının kapsamında kaldığının kesin olarak belirlenmesi, Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/60 Esas sayılı dava dosyasının somut olayda kesin hüküm veya güçlü delil niteliğinde olup olmadığının tartışılarak belirlenmesi gereğine değinilmiştir.
    Ne var ki mahkemece, tapu uygulaması yöntemince yapılmadığı gibi davalı tarafın ve kadastroda uygulanan tapu kayıtlarının kapsamı belirlenmemiş, dava konusu taşınmazın bozma ilamında belirtilen Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/ 60 Esas sayılı dosyasında nizaya konu olan taşınmaz bölümü içinde kalıp kalmadığı belirlenmemiş, davacı tarafın dayanak tapu kaydı hisseli tapu olmasına rağmen tüm hisseler tedavülleri ile birlikte getirilmemiş, davalıların ve davacıların dayanak tapu kayıtlarının başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği belirlenmemiş, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının edinme sebebinde belirtilen uygulanan tapu kayıtlarının ayrı ayrı uygulanma imkanının bulunmadığı birlikte ve dış hudutlar itibarı ile belirlendiği, bu kayıtların kapsadığı taşınmazlardan taksim gereği yer alamayan tapu kayıt maliklerinin aynı iktisaptan edinilen 13 adet tapu kaydının aynı anda ifraz ve taksim edilmesi nedeniyle 8 adet tapu kaydının kapsadığı alanlara karşılık diğer 5 adet tapu kaydının kapsadığı ... adanın tamamı, ... adada kalan ve ... adada bu kayıtların kuzeyinde kalan yerlerden yer alarak bu kayıtlarla alakalarını kestikleri belirtildiğinden taraf tapu kayıtlarının aynı kökten gelip gelmediği tespit edilmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma, inceleme ve uygulama ile karar verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davacı ve davalı tarafından dayanılan tapu kayıtları, tesislerinden itibaren tedavülleri ve varsa haritalarıyla birlikte Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığı’ndan ve Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünden sorulup getirtilmeli, tapu kayıtlarının başka taşınmazlara da revizyon görüp görmedikleri ... İlçesi Tapu ve Kadastro Müdürlüğünden sorularak belirlenmeli ve revizyon görmüşlerse revizyon gördükleri taşınmazların kadastro tutanakları ve kesinleşmiş iseler tapu kayıtlarının onaylı örnekleri dosya arasına alınmalı, dava konusu parseli çevreleyen komşu taşınmazlara ait tutanak suretleri ve dayanakları olan kayıtların tesislerinden itibaren tüm tedavülleri, davalı iseler ilgili dava dosyaları getirtilmeli ayrıca davacı ... adına ... İlçesinde ve ... İlçesinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşınmaz tespit edilip edilmediği sorulup şayet taşınmaz tescil edilmiş ise kadastro tutanağı, dayanak belgeler ile kayıt kesinleşmiş ise tapu kayıtları getirtilmeli ve tarafların dayanak tapu kayıtlarının aynı kökten gelip gelmediği tespit edilmelidir.
    Bundan sonra taşınmaz başında, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi, taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ve 3 kişilik teknik bilirkişi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, tapu kayıtları tesislerinden itibaren tedavülleriyle birlikte okunup sınırlar mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazların intikali ve tasarrufu ile ilgili bilgi alınmalı, tapu kayıt kapsamı dışında olan taşınmaz bölümleri yönünden kimin zilyet olduğu, zilyetliğin hangi tarihte başladığı, ne şekilde, kim tarafından ve hangi sıfatla sürdürüldüğü sorularak maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalıdır.
    Fen bilirkişi kuruluna uygulanan tapu kayıtlarının sınır denetiminin yapıldığı ve kapsadığı alanı gösterir, denetime ve keşfi takibe imkan verir, yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar ile her bir tapu kaydının kapsadığı beyan olunan bölümler farklı renklerle haritasında işaretlettirilerek tapu kayıtlarının kayıt kapsamlarının kesin olarak gösterildiği kroki düzenlettirilmeli, yine fen bilirkişi kurulundan Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/60 Esas sayılı dosyasının hükmüne dayanak teknik bilirkişi haritası ile kadastro paftası çakıştırılmak suretiyle dava konusu taşınmazın daha önce bu dosyada dava konusu edilip edilmediğini bildiren gerekçeli geniş kapsamlı kroki ve rapor alınmalıdır.
    Tapu kaydının değişebilir sınırlı olduğunun belirlenmesi halinde miktarı ile geçerli olacağı düşünülerek, taşınmazın tapu kaydının miktarı itibarı ile; tapu kaydının sabit sınırlı olduğunun belirlenmesi halinde ise sınırları itibari ile taşınmazı kapsayıp kapsamadığı kesin olarak belirlenmeli; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmelidir.
    Taşınmazın davacının tutunduğu tapu kaydının kapsamında kaldığının belirlenmesi halinde, davacıların dayanak tapu kaydının doğu hududunda okunan mezarlık yeri keşifte tespit edilemeyip dinlenen mahalli bilirkişiler ve tanıklar da doğu sınırında mezarlığın olmadığını beyan ettiklerinden ayrıca kuzey hududunun ... batı hududunun ... okuması ve bu sınırlar kuzey ile batı sınırını tamamen kaplamaması nedeniyle kayda sabit sınırlarla bağlantısı kesilmeyecek şekilde miktarıyla geçerli olacak şekilde kapsam tayın edilmesi ve dayanak tapu kaydı hisseli olduğundan davacının hissesine karşılık gelen miktar kadar yer alabileceği hususları dikkate alınmalıdır.
    Her iki tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uyduğunun anlaşılması halinde eski ve geçerli tapu kaydına değer verileceği, davacı ve davalı tarafın dayandıkları tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmaza uymadığının anlaşılması halinde ise davacı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının kadastro tespit tarihine kadar oluşup oluşmadığı tartışılıp değerlendirilmeli bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın temyiz eden davalılara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi