1. Ceza Dairesi 2018/5285 E. , 2019/1180 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : ..., Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : Sanık ... hakkında; ..."yı öldürmeye teşebbüsten TCK.nin 81, 35/2, 29, 53. maddeleri uyarınca 6 yıl 6 ay hapis cezası,
- ..."i öldürmeye teşebbüsten TCK.nin 81, 35/2, 29, 53. maddeleri uyarınca 6 yıl 6 ay hapis cezası,
Sanık ... hakkında; ... ve ..."i öldürmeye teşebbüsten CMK.nun 223/2-e maddesi uyarınca Beraat
TÜRK MİLLETİ ADINA
Dosya içeriğine ve gösterilen gerekçeye göre; sanık ... hakkında mağdurlar ... ve ...’ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerde 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nin 35. maddesi ile yapılan uygulamalarda bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, tebliğnamedeki bu hususa yönelen bozma düşüncesi benimsenmemiştir.
Katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının mağdur ...’ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan davaya katılma ve bu suçtan kurulan hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, katılan Kurum vekilinin bu suça yönelik temyiz isteminin CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’in mağdurlar ... ve ...’ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç nitelikleri tayin, tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, sanık ...’nın mağdur ...’ya yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan mahkumiyete yeter nitelik ve derecede bulunmadığı mahkemece kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin; sanığın kastının öldürmeye yönelik olmadığına, katılan Kurum vekilinin, suçun tasarlanarak ve töre saiki ile işlendiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,
Sanık ...’nın mağdur ...’ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan beraat hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
Sanık ...’in mağdurlar ... ve ...’ye yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçları yönünden yapılan incelemede;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık ... ile mağdur ..."nin teyze çocukları oldukları, mağdur ..."nin, sanığın cezaevinde bulunan ağabeyi ..."ın eşi ... ile aralarında gönül ilişkisi bulunduğu, bu nedenle mağdur ... ile ...’nın üç hafta boyunca değişik otellerde kaldıktan sonra paralarının bitmesi üzerine ..."nin evine döndükleri, aynı köyde yaşayan sanık ...’in, mağdur ... ve yengesi ...’nın köye döndüklerini haber alması üzerine mağdur ..."nin evinin karşısında bulunan zeytinlikte av tüfeği ile beklemeye başladığı, gece saat 23.30 sılarında ... ve ...’nın evin yakınında bulunan tuvalete gitmek için evden dışarı çıktıkları sırada, sanık ...’in her ikisine de etkili mesafeden av tüfeği ile ateş ederek, mağdur ..."yi batın ve inguinal bölgeden ileum, kolon ve rektum lezyonları, penis ve sağ testis lezyonları, sakrum, sağ pubis kolu ve sağ iliak kanat kırıkları nedeniyle hayati tehlike geçirmesine, hayat fonksiyonlarını ağır (5) derecede etkileyecek nitelikte kemik kırığına ve sol alt ekstremitesindeki atrofi ve fonksiyonel kısıtlılığı nedeniyle organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflamasına, mağdur ...’yı ise sağ femur diafiz kırığı nedeniyle hayat fonksiyonlarını ağır (5) derecede etkileyecek nitelikte kemik kırığına neden olacak şekilde yaraladığı olayda;
1)Kararın gerekçe kısmında, sanığın mağdur ... ve mağdur ...’ye yönelik öldürmeye teşebbüs eylemleri nedeniyle TCK"nin 35/2. maddesi uyarınca müebbet hapis cezası yerine 15"er yıl hapis cezalarına hükmolunduğu anlatılmasına karşın, hüküm fıkrasında 13"er yıl hapis cezalarına hükmedilmesi ve indirimlerin de bu ceza üzerinden yapılması suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişkiye ve karışıklığa yol açılması,
2)Türk Medeni Kanunun 185. maddesi gereğince sadakat yükümlülüğünün sadece eşe karşı mevcut olup, diğer aile bireylerine karşı böyle bir yükümlülüğünün bulunmaması karşısında, mağdur ...’nın yaşam tarzının ve onunla rızası ile birlikte olan mağdur ..."nin eylemlerinin, sanığa yönelik haksız fiil oluşturmayacağı gibi, olay sırasında da mağdur ... ve mağdur ...’dan kaynaklanan ve sanık ...’e yönelen haksız her hangi bir söz ve davranış bulunmadığı halde haksız tahrik hükümleri uygulanarak eksik ceza tayini,
Yasaya aykırı bulunduğundan, sanık ... ve katılan Kurum vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, sanığın mağdur ..."ye yönelik eylemi yönünden CMUK"un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı da gözetilerek hükmün CMUK’un 321 nci maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/02/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.