MAHKEMESİ : KOYULHİSAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/03/2013
NUMARASI : 2011/33-2013/109

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu D.. Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 104 ada 21, 148 ada 26, 151 ada 4, 155 ada 3, 156 ada 5, 165 ada 62 ve 121 parsel sayılı 5526.27, 1100.06, 719.08, 49.46, 137.50, 2148.33 ve 3129.48 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, irsen intikal nedeniyle davacılar murisi D.. K.. ile davalılar M.. , M.. K.. adlarına veraseten iştirak halinde tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar Selami ve A.. K.., irsen intikale dayanarak davalılar adına yapılan tespitin iptali ile murisleri Dursun Köse mirasçıları adına tapuya tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda temyize konu taşınmazlar bakımından davanın kabulüne, 104 ada 21, 148 ada 26, 151 ada 4, 155 ada 3, 156 ada 5, 165 ada 62 ve 121 parsel sayılı taşınmazların tapusunun iptali ile Dursun Köse mirasçılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar çekişmeli taşınmazların kök murisleri Gülşan"dan kaldığını, bu nedenle davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile murisleri olan Dursun mirasçıları adına tapuya tescilini istemişlerdir. Davalılar çekişmeli taşınmazların davacılar ile ortak kök murisleri Ali"den kaldığını, bu nedenle davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece çekişmeli taşınmazların davacıların kök murisi Gülşan"dan kaldığı kabul edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuşsa da yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Dava, kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptal tescil davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık çekişmeli taşınmazların davacıların kök murisi Gülşan"dan mı yoksa davalılar ile davacıların ortak kök murisi Ali"den mi kaldığı noktasında toplanmaktadır. Davalılar tanık listesi sunmuş ancak bu tanıklar mahkemece usulünce keşfe çağırılarak dinlenmemiştir. Bu nedenle taşınmazların başında yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları keşif mahalline davetiye ile çağrılarak taşınmazların ilk olarak kim tarafından kullanıldığı, kimden, kime nasıl intikal ettiği, şu anda kim tarafından kullanıldığı konularında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; beyanları arasında çelişki bulunduğu takdirde yüzleştirme yapılarak bu çelişki giderilmeli, zilyetlik durumu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde aydınlatılmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.