3. Hukuk Dairesi 2015/4566 E. , 2016/2450 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; ... Defterdarlığı ... Mal Müdürlüğünde memur olarak çalışan davalıya, ... İdare Mahkemesinin 08.01.2009 tarih ve 2008/707-E. 2009/20-K. Sayılı kararı gereği 27.03.2009 tarihinde 16.670,00 TL toplu maaş ödemesi yapıldığını, İdare Mahkemesinin bu kararının Danıştayca bozulması üzerine bu defa İdare Mahkemesinin 21.01.2010 tarih, 2010/30-E. 2010/80-K. Sayılı kararı ile "...06/03/2005 tarihi ile davacının memur olarak göreve başlatıldığı 18.07.2006 tarihi arasındaki döneme isabet eden ve davacının çalışmış olması halinde alacağı aylık ve hakedişlerinin, aynı döneme ilişkin almış olduğu emekli aylıklarının mahsubu suretiyle ödenmesine..." karar verildiği, bu karar gereği SGK tarafından yapılan hesaplamaya göre davacıya 06.03.2005 ile 18.07.2006 tarihleri arasında ödenen emekli maaşının faiziyle birlikte 11.405,37 TL olduğu belirtilaerek bu miktarın 27.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 8.829,48 TL"nin 27/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, buna karşın karar gerekçesinde, davacı kuruma iadesinin gerektiği belirlenen 7.820,62 TL.ye fiili ödeme tarihinden (27/03/2009) itibaren faiz işletilmesi şeklinde hüküm kurulması gerekirken kısa kararda sehven, bilirkişi raporunda hesaplanan faizin de asıl alacağa dahil edilerek 8.829,48 TL"nin ana para olarak yazıldığı ve fiili ödeme tarihinden itibaren faize hükmedildiği ve kısa karardan dönülemeyeceği belirtilerek bu yönde hüküm kurulduğu belirtilmiştir.
Hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, somut olayda mahkemece, davacı kuruma iadesi gereken 7.820 TL asıl alacağın, dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, dava tarihinden önce temerrüde düşürülmediği anlaşılan davalı aleyhine olacak şekilde, ödeme tarihinden dava tarihine kadar işletilecek faizin asıl alacağa eklenmek sureti ile tüm bu bedele, 27/03/2009 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru değilse de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan "...8.829,48 TL"nin 27/03/2009 tarihinden ..." ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine "7.820,62 TL"nın dava tarihinden..." ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.