Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14997
Karar No: 2019/132
Karar Tarihi: 16.01.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/14997 Esas 2019/132 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı bir kuyumcu ve davalı bir banka arasında, döviz satışından kaynaklı haksız ihtiyati tedbir sebebiyle uğranılan maddi zararın tazmini için açılan davada mahkeme, tedbirin haksız olduğu gerekçesiyle davacının lehine karar vermiştir. Ancak davalı vekili, tedbirin kalktığı tarihten sonra bir yıllık sürenin geçtiğini ve davacının ıslah ettiği kısım dışında kalan kısmın zamanaşımına uğradığını savunarak temyiz etmiştir. Yargıtay ise, davacının ıslah ettiği kısmın zamanaşımına uğramış olduğu gözetilmeden karar verildiğini belirterek kararı bozmuştur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 399. maddesi uyarınca, lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür ve tazminat davası açma hakkı hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
4. Hukuk Dairesi         2016/14997 E.  ,  2019/132 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... AŞ aleyhine 27/05/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız ihtiyati tedbir sebebiyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava haksız ihtiyati tedbir sebebiyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, müvekkilinin kuyumcu olması sebebiyle dava dışı ...’ya döviz sattığını, dövizin karşılığı bedelin ise müvekkiline ait banka hesabına aktarıldığını fakat dava dışı ...’nın hesabının üçüncü kişilerce ele geçirilmek suretiyle hesabından para akışı sağlandığından bahisle davalı banka tarafından müvekkili aleyhine istirdat davası açıldığını ve bu dava bakımından müvekkiline ait banka hesabına tedbir konulduğunu, davalı banka tarafından açılan davanın reddedildiğini ve tedbirin haksız olarak devam ettiği süre boyunca müvekkilinin hesabındaki parayı kullanamadığını belirterek oluşan maddi zararının tazminini talep etmiştir; yargılama sırasında miktarı ıslah etmiştir.
    Davalı vekili, davanın ve ıslah edilen kısmın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, tedbirin haksız olduğu gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun 399. maddesinin birinci fıkrasında, “Lehine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlüdür.” ve aynı maddenin üçüncü fıkrasında “Tazminat davası açma hakkı, hükmün kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren, bir yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar.” düzenlemelerinin yer aldığı anlaşılmaktadır.
    Dosyanın incelenmesinde; davacının banka hesabındaki tedbirin ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/497 esas sayılı dosyası ile konulduğu ve davanın reddine
    yönelik kararın derecattan geçmek suretiyle 20/02/2014 tarihinde kesinleştiği, davacı vekilinin 30/12/2015 tarihinde davasını bir yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra ıslah ettiği ve davalı vekilinin de süresinde ıslaha karşı zamanaşımı itirazı bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, yukarıda bahsi geçen kanun maddesi de dikkate alındığında davacı vekilinin ıslah ettiği kısmın zamanaşımına uğramış olduğu hususu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamış ve kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, (1) nolu bentte gösterilen sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi