Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2019/6780
Karar No: 2021/622
Karar Tarihi: 08.02.2021

Danıştay 3. Daire 2019/6780 Esas 2021/622 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/6780
Karar No : 2021/622


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Petrol Otomotiv Nakliye Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Dokuzuncu Dairesinin bozma kararı üzerine davayı yeniden inceleyen … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 2011 yılının Aralık dönemine ait katma değer vergisi iade alacağına yönelik talebin reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Mahkemenin 04/04/2019 ve 20/05/2019 tarihli ara kararlarına davalı idarece verilen … tarih ve … sayılı ve … tarih ve … sayılı cevaplar ve ekindeki belgelerden, davacının 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun 8/1. maddesi kapsamında gerçekleştirdiği teslimlerine ilişkin 2011 yılının Ağustos ila Aralık dönemlerine ait özel tüketim vergilerinin terkin edildiği bilgisi verilmişse de değinilen dönemler için aynı kanun kapsamında yaptığı mal alışlarından kaynaklanan özel tüketim vergilerinin terkin edilip edilmediği konusunda bilgi verilmemesi üzerine bu kez davacının anılan kanun kapsamında alım yaptığı … Petrokimya Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin ilgili dönemde mükellefi olduğu Tuzla Vergi Dairesi Müdürlüğünden 21/06/2019 tarihli ara kararla davacı şirketin 2011 yılının Ağustos ila Aralık dönemlerinde … Petrokimya Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nden almış olduğu emtiaya ilişkin özel tüketim vergisinin hangi tarihte terkin edildiğinin, özel tüketim vergisinin tümünün terkin edilip edilmediği sorulduğu, 12/07/2019 tarih ve E.573734 sayılı cevapta, davacının bu firmadan aldığı emtiaya ilişkin özel tüketim vergilerinin terkin edilmediğinin belirtildiği, dolayısıyla verginin doğduğu tarih itibarıyla yürürlükte bulunan 112 seri nolu Genel Tebliğin atıfta bulunduğu 91 seri nolu Genel Tebliğ hükümleri uyarınca aranan şart gerçekleşmediğinden dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : … Petrokimya Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nden alınan emtiaların üretimde kullanıldığı ve bu mallara ilişkin özel tüketim vergilerinin terkin edildiği yeminli mali müşavir katma değer vergisi iade tasdik raporuna rağmen tesis edilen redde yönelik işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : … Petrokimya Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nden alınan emtialar üretimde kullanıldığı halde özel tüketim vergilerinin terkin edilmediği dolayısıyla katma değer vergisi iadesi için gerekli şartlar oluşmadığından istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirket tarafından 4760 sayılı Yasanın 8. Maddesi kapsamında … Petrokimya Sanayi Ticaret Limited Şirketinden 2011 yılı Ağustos ila Aralık dönemlerinde aldığı ve üretimde kullandığı ve emtialara ilişkin terkin edilen özel tüketim vergisi üzerinden hesaplanarak ödenen 2011 yılı Aralık dönemine ait katma değer vergisi iadesinin istenildiği, ancak davalı idarece, 116 sayılı Genel Tebliğ uyarınca iadenin satıcıdan istenmesi gerektiği gerekçesiyle tesis edilen isteminin reddine dair işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun idari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı başlıklı 2. maddesinde, idari dava türleri sayılarak (a) bendinde iptal davası, idarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan dava olarak tanımlanmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Açılan bir iptal davasında iptali istenilen işlemin; yetki, şekil, sebep, konu ve maksat unsurları açısından ayrı ayrı hukuka uygun olup olmadıklarının denetlenmesi gerekmekte olup, bu unsurlardan birisinde hukuka aykırılık bulunursa işlem iptal edilmelidir.
Hukuka uygunluk denetiminin yapılması gereken sebep unsuru idari yargıda; idareyi işlemi yapmaya iten saik olarak tanımlanmıştır. İdare tesis ettiği işlemi, gerçek ve hukuka uygun sebeplere dayandırmak zorundadır. Sebebin gerçek olması, varlığının usulüne uygun olarak yapılan tespitlerle ortaya konulmuş olması; hukuka uygun olması ise idarenin işlemi dayandırdığı sebebin, kanunda tesisi için dayanabileceği öngörülen sebeplerden olması anlamına gelmektedir.
Bir idari işlemin yetkili yargı organlarınca hukuka aykırılığın saptanması halinde verilen karar; işlemin iptalidir. Danıştay içtihatlarıyla ortaya konulduğu üzere iptal kararlarının iki önemli sonucu vardır. Biri, kararın idari işlemi tesis edildiği andan itibaren ortadan kaldırması, işlem hiç yapılmamış gibi bir sonuç doğurmasıdır. Diğeri ise kararın iptal edilen işlem yerine geçmemesi ve idarenin karar gereğince yeni bir işlem yapmak zorunda kalmasıdır. İdare Hukukunun genel ilkelerine göre idare yargı merciinin vermiş olduğu iptal kararı, idari işlemin yerine geçmez, onu tesis edildiği tarihten itibaren ortadan kaldırır, hukuken yok eder ama ortaya çıkan boşluğu kendisi geçip dolduramaz. Aksi halde yargı organı idarenin yerine geçmiş olur ki bu da kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı düşer. Hüküm vermek yargının, bu hüküm doğrultusunda işlem tesis etmek idarenin görev ve işlevidir. Ancak idare, işlemini tamamen yargı kararına uygun tesis etmek zorundadır.
Davacı tarafından üretimde kullandığı emtialara ait özel tüketim vergisinin terkin edilmesi nedeniyle, 06/02/2012 tarihinde 2011 yılı Aralık dönemine ilişkin katma değer vergisi iadesi talebinde bulunulduğu, davalı idare tarafından ise iade talebinde bulunulan tarih itibarıyla yürürlükte olan 116 seri nolu Genel Tebliğ uyarınca doğrudan vergi dairesinden iade isteminde bulunulamayacağı, iade talebinin mal alışında bulunulan satıcı firmaya yöneltilmesi gerektiğinden bahisle istemin reddine dair işleme karşı açılan davada vergi mahkemesince; davacının iade talep ettiği tarih itibarıyla 116 seri nolu Genel Tebliğ yürürlükte olması nedeniyle doğrudan vergi dairesinden iade isteminde bulunamayacağı, bu istemin emtia aldığı satıcı firmaya yöneltilmesi gerektiği, idarenin yürürlükten kalkmış bulunan 112 seri nolu Genel Tebliğin atıfta bulunduğu 91 seri nolu Genel Tebliğ uyarınca işlem yapmasının hukuken mümkün olmadığı dolayısıyla işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddedilen davanın temyiz incelemesini yapan Danıştay Dokuzuncu Dairesince; iadeye konu katma değer vergisi bakımından vergiyi doğuran olayın malın teslim edildiği 2011 yılı Aralık döneminde itibarıyla gerçekleştiği dikkate alındığında, bu tarihte henüz yürürlükte olmayan 116 seri nolu Genel Tebliğin dava konusu uyuşmazlığa uygulanma imkanı bulunmadığından fazla ve yersiz ödendiği ileri sürülen verginin doğduğu tarih itibarıyla yürürlükte bulunan 112 seri nolu Genel Tebliğin atıfta bulunduğu 91 seri nolu Genel Tebliğ düzenlemelerine göre iade talebinin değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
Açıklandığı üzere, davalı idarece dava konusu işlemin içeriğinde yer alan katma değer vergisinin iade şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususları 112 seri nolu Genel Tebliğin atıfta bulunduğu 91 seri nolu Genel Tebliğ düzenlemelerine göre değerlendirilmemiştir. Dava konusu işlem; davacının katma değer vergisi iadesinde hangi tebliğin uygulanacağının tespit edilmesi ile sınırlıdır. Vergi mahkemesince, bozma kararı uyarınca "davalı idarece iadeye konu katma değer vergisi bakımından vergiyi doğuran olayın malın teslim edildiği 2011 yılı Aralık döneminde itibarıyla gerçekleştiği dikkate alındığında, bu tarihte henüz yürürlükte olmayan 116 seri nolu Genel Tebliğin dava konusu uyuşmazlığa uygulanma imkanı bulunmadığından fazla ve yersiz ödendiği ileri sürülen verginin doğduğu tarih itibarıyla yürürlükte bulunan 112 seri nolu Genel Tebliğin atıfta bulunduğu 91 seri nolu Genel Tebliğ düzenlemelerine göre iade talebinin değerlendirilmesi gerektiği" gerekçesiyle sadece dava konusu işlemi iptal etmesi ve iptal kararının gereğinin yerine getirilmesini idareye bırakması yeterli iken tebliğ hükümleri uyarınca katma değer vergisinin iade şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususları araştırılarak ve şartların gerçekleşmediği sonucuna ulaşılarak davalı idarenin yerine geçmek suretiyle verildiği açık olan kararda hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
Temyiz isteminin kabulüne,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 08/02/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.




(X)-KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar bozulması istenen Vergi Mahkemesi kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında istemin kabulünü gerektirecek durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ve kararın onanması gerektiği oyuyla karara katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi