Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13331
Karar No: 2013/8159
Karar Tarihi: 01.04.2013

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2012/13331 Esas 2013/8159 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2012/13331 E.  ,  2013/8159 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat... ile davacılar vekili Avukat ... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacılar, davalının verdiği vekalete dayalı olarak davalının avukatlığını üstlenerek iki ayrı icra takibi ile icra mahkemesine açılan itirazın kaldırılması davasını takip ettiklerini, devam eden icra dosyasında satış masraflarının davalının yetkili kıldığı kişiden defalarca talep edilmesine rağmen davalı tarafından ödenmediğini ve 09.03.2009 tarihinde davalının yetkili kıldığı kişi tarafından tüm evraklar teslim alınarak kendilerine hiçbir işlem yapılmaması yönünde talimat verildiğini, bu nedenle davalıya ihtarname göndererek istifa ettiklerini, davalının 1.500 TL masraf ödemesinden 900 TL"nin şahsi davası, 600 TL"nin şirketin davası için harcandığını ileri sürerek; 29.107 TL vekalet ücreti alacağının yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davacıların istifasının haklı bir sebebe dayanmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacılar, davalının vekili olarak takip ettikleri dosyalara ilişkin masraf avansının davalıdan talep edilmesine rağmen davalının karşılamadığını ve bu dosyalara konu vekalet ücretinin ödenmediği gerekçesiyle vekillik görevlerinden istifa ettiklerinden bahisle vekalet ücretine konu alacağın tahsilini talep etmişlerdir. Davalı savunmasında davacıların istifasının haklı sebebe dayanmaması nedeniyle ücret talep edemeyeceklerini savunmuştur.
    Borçlar Kanununun 396/1. maddesine göre vekillikten istifa her zaman mümkün olup, bu istifa vekalet ilişkisini ileriye doğru sona erdiren bozucu ve yenilik doğuran bir işlemdir. Ancak istifa haklı değil ve müvekkil de bu nedenle zarara uğramışsa, vekil bu zarardan sorumludur. Avukatlık Kanununda ise haksız istifa halinde, vekil yönünden Borçlar Kanunundaki aynı konuya ilişkin düzenlemelere göre daha ağır bir sorumluluk esası getirilmiştir. Gerçekten de, Avukatlık Kanununun 174/1 maddesinde “üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat ücret talebinde bulunamaz.” hükmü mevcut olup, bu hükümle, vekaletten haklı bir neden olmadan istifa eden avukatın, Borçlar Kanunundaki vekalet akdine ilişkin genel düzenlemelerden farklı olarak, herhangi bir zarar şartı olmadan da müvekkile karşı sorumlu tutulduğu görülmektedir. Anılan düzenlemeye göre, haksız olarak işi bırakan, vekaletten istifa eden avukat, ücrete hak kazanamadığı gibi, aksine bir hüküm mevcut değilse aldığı peşin ücretleri, kullanmadığı masraf avanslarını da iş sahibine iade etmek zorundadır.
    Avukatlık Kanununun 171/1 maddesinde düzenlenen “Avukat üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip eder.” ve “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi”nin 2. maddesinde düzenlenen “...avukatlık ücreti, kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemler ücreti karşılığıdır.” hükümleri gereğince de avukat, aksine sözleşme yoksa, işi sonuna kadar takip edip sonuçlandırmadan ücretini talep edemez. (Bkz. Aynı doğrultuda HGK. 23.3.1983 4/562-156; HGK. 3.7.1987 3/92-599; 13. HD. 2005/15433 E. 2008/3694 K.; 13. HD.2008/6280 E. 2008/11580 K.) Ancak haksız azil halinde olduğu gibi, avukatın haklı olarak vekillikten istifa etmesi halinde de, işe devam etme olanağı mevcut olmadığından, avukat, haklı istifa tarihi itibariyle muaccel olan vekalet ücreti alacağının ödetilmesini talep edebilir. Öte yandan, vekalet ilişkisi bir bütün olup, vekaletten azil gibi, istifa da, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet eder. Zira, azil ve istifa ile birlikte vekalet akdinin en önemli unsurlarından olan “güven ilişkisi” de sona ermektedir.
    Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursak; Davacılar tarafından davalıya gönderilen 12.03.2009 tarihli ihtarnamede istifa sebebi olarak takip ve dava masrafları ile vekalet ücretinin ödenmemesi hususları ileri sürülmüş olup, istifanın haklı olup olmadığının bu kapsamda değerlendirilmesi gerekir.
    Davacılar ile davalı arasında vekalet ücretine ilişkin yapılmış bir sözleşme olmadığı gibi davacı tarafından takip edilen dava ve icra takipleri yönünden tahakkuk edecek vekalet ücretlerinin bu dava ve icra takipleri sonuçlanmadan önce ödeneceğinin kararlaştırıldığını davacı taraflarca ispat edilememiştir. Bu durumda davacı avukatlar yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında sonuçlanmayan işler yönünden vekalet ücretinin ödenmesini talep edemeyecektir. Nitekim istifa tarihi itibariyle davacı tarafından takip edilerek sonuçlandırılan bir dava ve icra takibi bulunmadığından davacının vekalet ücreti ödenmemesi nedeniyle istifa etmesi haklı nedene dayanmamaktadır.
    Davacıların istifasını bildirdiği 12.03.2009 tarihli ihtarnamede dava ve icra masraflarının ödenmemesini de istifa gerekçesi olarak ileri sürmüş ise de, dava dilekçesinde davalı tarafından masraflara mahsuben 1.500 TL ödeme yapıldığı, bunun 900 TL"sinin davalıya ait dava konusu dosyalarda harcandığı, 600 TL kısmının ise davalının ortağı olduğu şirkete ilişkin dosyalarda kullanıldığı belirtilmiş olmakla davalı tarafından işin başında davacı taraflara bir masraf ödemesinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı taraflarca işin görülmesi için yapılan bu ödemenin yeterli olmaması halinde gereken miktarı davalıdan talep etmesi gerekir. Davacı taraflar İstifa tarihinden önce masraf talebinde bulunulmasına rağmen davalının ödeme yapmadığı hususunu ispatla yükümlü oldukları kabul edilmelidir. Hal böyle olunca mahkemece davacıların istifa sebebi olarak ileri sürdükleri masraf talebine ilişkin olarak davalıya yönelik bir bildirimde bulunup bulunmadıklarına ilişkin delilleri sorularak ve davalının yaptığı 1.500 TL masraf ödemesinden 600 TL kısmın şirket dosyalarına harcanıp harcanmadığı araştırılmak suretiyle istifanın haklı sebebe dayanıp dayanmadığı hususu incelenerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma avukatlık parasının davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan 21,15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 01.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi