20. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3906 Karar No: 2019/5224 Karar Tarihi: 09.10.2019
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/3906 Esas 2019/5224 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2018/3906 E. , 2019/5224 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARLA İLGİLİ BİLGİLER Mahkeme : İZMİR Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma 2-27.05.2016 3-28.05.2016 Hüküm : Sanıkların mahkûmiyetlerine dair İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 21.06.2017 tarih 2016/233 esas ve 2017/147 karar sayılı ilamlarına yönelik istinaf istemlerinin düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Sanıklar müdafileri süresinde duruşma talebinde bulunmuş ise de; dosya kapsamı dikkate alınarak 5271 sayılı CMK"nın 299. maddesinin 1. fıkrası uyarınca sanık hakkındaki inceleme takdiren duruşmasız olarak yapılmıştır. 5271 sayılı CMK"nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler dikkate alınarak, CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile sanık ... ve müdafinin temyiz dilekçelerinde, sanığın uyuşturucu madde sattığına ilişkin yeterli delil bulunmadığı, okul bahçesinde ele geçen maddenin kullanım sınırlarında olduğu, sanık hakkında öncelikle kullanmak için uyuşturucu bulundurma suçundan hüküm kurulması gerektiği, madde aldığı kişiyi söylemesi ve muhbir olması nedeniyle etkin pişmanlık hükümleri uygulanması gerektiği, tanık beyanlarının çelişkili olduğu, sanığın okula yakın mesafede satış yaptığının belirlenemediği, sanık ... ve müdafinin temyiz dilekçelerinde, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair yeterli delil bulunmadığı, okul bahçesine mesafenin tespit edilmediği, ilk olayda ele geçen maddenin kullanım sınırlarında olmasından dolayı kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hüküm kurulması gerektiği, okul içinde sanıktan yakalanan kullanım sınırlarındaki madde dışında sanığın diğer eylemlere katıldığına ilişkin tanık beyanları da dahil olmak üzere hiçbir delil olmadığı gibi bu hususun mahkeme tarafından gerekçelendirilemediği, sanığa fazla ceza verildiğini belirtmeleri karşısında temyiz istemlerinin CMK 294/2. maddesi kapsamında olduğu ve hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede, Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 21.06.2017 tarihli, 2016/233 esas ve 2017/147 sayılı kararında, Sanıklara verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitle tahsiline karar verildikten sonra kararda “taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin” belirtilerek 5275 sayılı Kanun’un 106.maddesine aykırı şekilde infazı kısıtlayacak şekilde karar verilemesi, Kanuna aykırı, sanıklar ve müdafilerinin temyiz istemleri bu nedenle yerinde olduğundan CMK"nın 302. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu durumun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 303. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, Hüküm fıkralarında, sanıklara verilen adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin paragraflarından “hapse çevrileceği” ibaresinin çıkarılarak yerine” hapse çevrileceğinin ihtarına” ibaresinin eklenmesi, Suretiyle hükmün CMK"nın 303. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre göz önüne alınarak sanıklar hakkındaki salıverilme taleplerinin reddine dosyanın gereği için İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmesine, 09.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.