Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/9563 Esas 2014/36810 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/9563
Karar No: 2014/36810
Karar Tarihi: 24.12.2014

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/9563 Esas 2014/36810 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Gülşehir Asliye Ceza Mahkemesi, hırsızlık suçunu işleyen sanığa hapis cezası vermiştir. Ancak mahkeme kararı temyiz edilince, Yargıtay 13. Ceza Dairesi tarafından bozulmuştur. Sanık suç işlerken 18 yaşını tamamlamamıştır ve daha önce hapis cezasına çarptırılmamıştır. Bu nedenle kısa süreli hapis cezası diğer ceza seçenekleriyle değiştirilmelidir. Ayrıca, sanık hakkında sosyal inceleme yapılmadan hüküm kurulmuştur. Ayrıca, müştekilerin telefonlarının sanık tarafından çalınmış olabileceğini öğrendikten sonra sanığın evine gittikleri ve sanığın annesi tarafından müştekilerin telefonları iade edilmiştir. Bu nedenle sanık hakkında başka bir değerlendirme yapılması gerekmektedir. Ayrıca, yargılama gideri olarak tahsil edilen tutarın terkin edilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 50/3, 50/1 ve 168/1 maddeleri, 6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 324. maddesinin 4. fıkrası.

13. Ceza Dairesi 2014/9563 E. , 2014/36810 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 6 - 2013/197582
MAHKEMESİ : Gülşehir Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2013
NUMARASI : 2012/257 (E) ve 2013/139 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
I-Suç tarihinde 12-15 arası yaş grubunda olan sanık hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35. maddesine aykırı şekilde sosyal inceleme yaptırılmadan hüküm kurulması,
II-Kabule göre de;
1-Hüküm kurulurken sanığın suç tarihinde 18 yaşını tamamlamamış olması ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmediğinin anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi gereğince, hükmedilen kısa süreli hapis cezasının aynı Kanunun 50/1. maddesinde öngörülen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun gözetilmemesi,
2-Müşteki U.. Ü..’ye yönelik olarak kurulan hükümde, müştekilerden M.. N.. ve tanık arkadaşlarının telefonlarını sanığın çalmış olabileceğini öğrenmiş olmaları üzerine sanığın evine gittikleri, kapıyı açan sanığın annesine kendilerine ait telefonları sanık oğullarının almış olup olmadığını sordukları, sanığın annesinin de içeriye girerek evlerinde bulunan ve müştekilerden U.. Ü..’ye ait olan telefonu getirerek müşteki Mecit’e iade ettiği, bu surette sanığın soruşturma aşamasında müştekilerden U.. Ü..’ye ait telefonun iadesini sağlayarak müştekinin zararını tamamen giderdiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi kapsamında değerlendirme yapılması zorunluluğunun gözetilmemesi,
3-6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin 4. fıkrasına eklenen cümle gereğince, yargılama gideri olarak tahsiline karar verilen toplam 14-TL"nın 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık K.. A.. müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 24/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.