Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15792
Karar No: 2016/2396
Karar Tarihi: 23.02.2016

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/15792 Esas 2016/2396 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı elektrik şirketi, davalının abonesiz kaçak elektrik kullandığını iddia ederek takip yapmış, davalı ise itiraz etmişti. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve takibin devamına hükmetmiştir. Ancak, Yargıtay tarafından bu karar bozulmuş ve kaçak elektrik tüketim bedelinin belirlenmesi için kurulu gücün tam olarak tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, kötüniyet tazminatı için alacaklı davacının kötüniyetli olması gerektiği ve bu durumda davalı aleyhine karar verilebileceği ifade edilmiştir. Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin 13,14,15. maddelerinde belirtilen ilkeler, kaçak elektrik kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esaslar dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulmalı ve Kurul onayı ile uygulamaya konulmalıdır. Geçici 3. madde hükmünde ise bu yönetmeliğin yayımı tarihinden sonra 15. madde kapsamındaki kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre ve tüketim miktarı hesaplama ve tahakkuk yöntemlerine ilişkin usul ve esasların EPDK tarafından belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir.
3. Hukuk Dairesi         2015/15792 E.  ,  2016/2396 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; davalının abonesiz kaçak elektrik kullandığının 06.06.2007 tarihli tutanak ile tespit edildiği, davalı hakkında ödenmeyen elektrik borcu nedeniyle icra takibi yapıldığını,davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali takibin devamı ve %40 inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; ilgili elektrik sayacının bağlı olduğu taşınmazın 1999 yılında dava dışı ..."dan satın alındığını,taşınmazın satın alındıktan sonra uzun yıllar boş kaldığını ve 2007 yılında depo olarak kullanılmaya başlanıldığını, davalı kurum yetkililerinin kaçak elektrik kullanıldığını söyleyerek sayacı aldıklarını, taşınmaz kullanılmadığından kaçak elektrik kullanımı olamayacağını savunarak, davanın reddi ile lehlerine %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile takibin 8.518,37 TL asıl alacak yönünden devamı ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, icra inkar tazminatı talebinin reddine ilişkin verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi neticesinde Dairemizin 02.10.2014 tarih ve 2014/5874 Esas- 2014/12923 Karar sayılı ilamı ile ""mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun Yargıtay denetimine açık olmadığı, bu nedenle önceki bilirkişinin katılmadığı farklı uzman bilirkişi tarafından somut olayı Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği"nin ilgili 13,14,15. maddelerinde belirtilen ilkeler ışığında değerlendiren rapor alınması gerektiği"" gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile, ... İcra Müdürlüğü"nün 2007/3053 Esas sayılı dosyasında 410,50 TL"lik asıl alacak yönünden itirazın iptali ile takibin devamına, kabul edilen kısım için %20 oranında hesaplanan 82,10 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,reddedilen kısım için %20 oranında hesaplanan 1.748,13 TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş,hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanuna dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01.03.2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15. madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı, bu yöntemlerde Kurul onayı olmaksızın değişiklik yapılamayacağı, geçici 3. madde hükmünde de bu yönetmeliğin yayımı tarihinden sonra 15. madde kapsamındaki kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre ve tüketim miktarı hesaplama ve tahakkuk yöntemlerine ilişkin usul ve esasların ... ve bağlı ortaklıkları ile piyasada mevcut sözleşmeleri kapsamında faaliyet göstermekte olan diğer tüzel kişiler tarafından Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliğinin geçici 2. maddesi uyarınca düzenlenecek tarife önerileri ile birlikte Kuruma sunulacağı açıklanmıştır.
    Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 21.03.2003 gün 122 sayılı kararı alınmıştır. Aynı kurulun 29/12/2005 tarihli toplantısında ise; 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.
    Somut olaya gelince; davacı kurum görevlilerinin davalının kaçak elektrik kullandığını belirlemeleri neticesinde 06.06.2007 tarihli kaçak tespit tutanağını düzenledikleri, ilgili tutanağa göre de yaptıkları tahakkuk neticesinde davaya konu miktara ulaştıkları sabittir. Dairemizin yerleşik uygulamasına göre kaçak elektrik tüketim hesabının belirlenmesinde kaçak tespit tutanağındaki kurulu güç üzerinden hesaplama yapılması gerekmektedir. Buna göre somut olaya bakıldığında ise, 06.06.2007 tarihli kaçak tespit tutanağında kurulu gücün belirtilmediği, ancak toplam güç olarak proje gücüne atıf yapıldığı da nazara alındığında mahkemece kurulu gücün tam olarak tespit edilmesi suretiyle kaçak kullanım bedelinin belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi hatalıdır. Ayrıca, her ne kadar tutanak tarihi 06.06.2007 tarihi olsa da davalının söz konusu taşınmazı 1999 yılında satın aldığı da gözetildiğinde kaçak tüketim hesabı yapılırken kaçak kullanım süresine ilişkin olarak EPMHY 122 ve 622 sayılı EPDK kararlarına göre hesaplama yapılması gerektiğinin gözetilmemesi de doğru görülmemiştir.
    Bundan ayrı olarak, kötüniyet tazminatı, İİK"nın 67/2.maddesinde; hükme bağlanmıştır. İİK"nun 67/2. maddesi uyarınca alacaklı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında alacaklı davacının kötüniyetli olması gerekir. Davacı alacaklı icra takibi başlatmakta kötüniyetli değilse aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilemez.
    Somut olayda, dosya kapsamına göre davacının kötüniyetli icra takibi yaptığı sonucuna varılamaz. Davalı, davacının, icra takibini kötüniyetli olarak başlattığını ispat edemediğinden, davalı lehine kötüniyet tazminatına karar vermesi de doğru görülmemiştir.
    Hal böyle olunca, mahkemece; öncelikle 06.06.2007 tarihli kaçak tespit tutanağında kurulu gücün belirtilmediği, ancak toplam güç olarak proje gücü denilerek projeye atıf yapıldığı da gözetilmek suretiyle bu hususta araştırma yapılarak kurulu gücün tespit edilmesi, kurulu gücün tespiti sonrasında ise dosyanın önceki bilirkişiler dışında alanında uzman 3"lü bilirkişi heyetine tevdi edilmesi suretiyle davalının ilgili taşınmazı 1999 yılında satın aldığı da gözetilerek davacı kurumun davalıdan isteyebileceği kaçak elektrik kullanım bedelinin 122 sayılı ve 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararı ve Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınarak davalının tahsilini istemekte haklı olduğu alacak miktarının belirlenmesi, yine yukarıdaki açıklamalar ışığında davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmemesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ve yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi