Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/7400 Esas 2022/6252 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
S.SÜRÜKLENEN ÇOCUK : ...,
SUÇLAR : Kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
...
...


Gereği görüşülüp düşünüldü:
Mağdur çocuk ...'ın kanuni temsilcisi ...'ın 03.09.2014 tarihli celsede davaya katılmak istemediğini beyan ettiği, mağdur çocuk ...'ın kanuni temsilcisinin ise katılma talebinde bulunduğu tespit edilerek katılan ... ile sınırlı yapılan incelemede;
1) Suça sürüklenen çocuk hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümlere yönelik suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılan vekilinin temyiz talebi üzerine yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuk hakkında kasten yaralama suçundan tayin edilen adli para cezalarının nevine ve miktarına göre hükümlerin, 6217 sayılı Yasanın 26. maddesiyle 5320 sayılı Yasaya eklenen geçici 2 madde uyarınca kesin nitelikte olup temyizi olanaklı olmadığından, temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2) Sanık ... hakkında kasten yaralama ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz talebi üzerine yapılan incelemede;
UYAP ortamından alınan nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 14.03.2017 tarihinde öldüğünün belirlenmesi karşısında; bu husus araştırılarak hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK.nın 64. ve 5271 sayılı CMK.nın 223/8. maddeleri gereğince ölüm nedeniyle düşürülmesi hususunun mahallince değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,

./..
S/2

3) Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlere yönelik suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılan vekilinin temyiz talebi üzerine yapılan incelemede ise;
Olay tarihinde henüz on beş yaşını doldurmamış mağdur çocuklar ... ve ...'ın sanık ...'in ikamet ettiği evin önünden geçerken "Nene, nene" diye seslenerek dalga geçtikleri, yaklaşık iki saat sonra tekrar aynı yerden geçtikleri sırada, sanık ...'in evin içerisinde bulunan torunu suça sürüklenen çocuk ...'e avluya gelmesi için seslendiği, dışarı çıkan suça sürüklenen çocuk ...'e mağdurları göstererek "İşte bu çocuklar." dediği, bunun üzerine suça sürüklenen çocuk ...'in mağdur çocuk ...'a yumruk vurmak suretiyle darp ettiği, korkarak kaçan mağdur çocukların yakınlarda bulunan otoparka saklandıkları, peşlerinden giden suça sürüklenen çocuk ...'in otoparkta olduğunu görduğu mağdur çocuk ...'ın yanına giderek tokat attığı bu sırada orada olan otoparkın sahibi olan tanık ...'in, müdahale ederek engel olması üzerine suça sürüklenen çocuk ...'in mağdur çocuklara "Gelin nenemden özür dileyin sizi dövmeyeceğim." diyerek mağdur çocukları hile ile babaannesinin evine çağırdığı, çocukların inanarak hep birlikte sanık ...'in evine geldikleri, avlu içerisine girdikten sonra suça sürüklenen çocuk ...'in kapıyı kapatarak mağdurların dışarı çıkmalarını engellediği ve mağdur çocukları basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde darp ettiği olayda, sanığın eylemini birden fazla mağdura karşı cebir ve hile kullanmak suretiyle gerçekleştirmesi karşısında mağdur sayısınca hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yasal koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK.nın 43. maddesinde belirtilen zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.